Diğer polislere karşı ifade vermez, ki zaten o kadar uzun süre yaşamazlar. | Open Subtitles | فقط الشرطة القذرون سيفعلون، وهمّ عادةً لا يعيشون طويلاً بما يكفي للشهادة |
İşletme fakültesi hocaları fakülteden alınan maaşla yaşamazlar. | Open Subtitles | أساتذة الجامعات لا يعيشون على مرتب الكلية |
Ama sonsuza dek yaşamazlar. Bize de bu yüzden ihtiyaçları var. | Open Subtitles | لكنهم لا يعيشون إلى الأبد لهذا هم بحاجة لنا |
Ama ne yazık ki, gezegendeki insanların çoğu bizimle aynı şehirlerde yaşamıyor. | TED | لكن لسوء الحظ، معظم الناس على الكوكب لا يعيشون في المدن التي نعيش فيها. |
Kimse hastalığı yayacak kadar uzun yaşamıyor. | Open Subtitles | هؤلاء القوم المشؤومون لا يعيشون طويلاً لنقل المرض |
Hayır, burada oturmuyorlar. Greenwich'te oturuyorlar. | Open Subtitles | لا، فهم لا يعيشون هنا "فهم يعيشون في "غرينيتش |
Babasıyla birlikte oturmuyorlar mı? | Open Subtitles | إنّهم لا يعيشون سويّةً ؟ |
Genelde mimarlar tasarladıkları mahallelerde yaşamazlar. | Open Subtitles | في العادة، المهندسين المعماريين لا يعيشون في أحيائهم. |
Sen bir evliya değilsin, Evliyalar Park Avenue'de yaşamazlar. | Open Subtitles | القاسوسة لا يعيشون في جادة بارك |
Görüyorsun işte, devler sonsuza dek mutlu yaşamazlar. | Open Subtitles | الأوجر لا يعيشون في سعادة أبدية |
Sana söyledim... devler sonsuza dek mutlu yaşamazlar... | Open Subtitles | قلت لك الأوجر لا يعيشون في سعادة دائمة |
Bunun gibi çocuklar Juarez de fazla yaşamazlar... | Open Subtitles | الأطفال مثله لا يعيشون مطولاً في "خواريس". |
- İnsanlar sonsuza kadar yaşamazlar. | Open Subtitles | - ناس لا يعيشون إلى الأبد. - لا، لا، أنا آي... |
yaşamazlar. | Open Subtitles | انهم لا يعيشون. |
Üzücü olan şey şu ki insanların çoğu, neredeyse hiç yaşamıyor. | Open Subtitles | الشيء السيء هو بأن اغلب الناس لا يعيشون على الاطلاق |
İnsanlar sırf köşklerde yaşamıyor diye bu onların etraftaki arabaları çalacakları anlamına gelmez. | Open Subtitles | تعرف، ليس لأن الناس لا يعيشون فى مينشن لا يعنى هذا انهم يسرقون السيارات |
Coğrafi açıdan hiç bir kurban birbirinin yakınında yaşamıyor ama hepsi şüphelinin çalışmayı sevdiği şehir merkezinde öldürülmüş. | Open Subtitles | من وجهة نظر جغرافية,الضحايا لا يعيشون بقرب بعضهم لكن جميعهم قتلوا بوسط المدينة و هناك يحب الجاني أن يعمل |
- Burada oturmuyorlar değil mi? | Open Subtitles | - هم لا يعيشون هنا، أليس كذلك؟ |