Yasa son derece açık. Bir aileye sahip olamam. | Open Subtitles | القانون واضح جداً، لا يمكنني الحصول على عائلة |
Şimdiyse buradasın ama sana sahip olamam. | Open Subtitles | والآن وانت هنا لا يمكنني الحصول عليك |
Şimdiyse buradasın ama sana sahip olamam. | Open Subtitles | والآن وانت هنا لا يمكنني الحصول عليك |
İş bulamıyorum. İş için mülakata bile çağrılmıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني الحصول على عمل لا يمكنني حتى أن أجري مقابلة عمل |
Belediye bütçemizi o kadar kısıtladı ki 80 yaşıma basmadan kanıtları masamda bulamıyorum. | Open Subtitles | مجلس المدينة قلّص ميزانيّتي جدًّا لا يمكنني الحصول على نتيجة تحليل دليل قبل بلوغي 80 سنة. |
Evet, haklısın. Ben bunu her zaman yapıyorum. Her zaman sahip olamayacağım şeyleri istiyorum. | Open Subtitles | نعم، أنت محقة، أنا دائماً الحق بالاشخاص الذين لا يمكنني الحصول عليهم |
Hiçbir zaman sahip olamayacağım bir adama aşıktım. | Open Subtitles | أنا كنت مغرمة برجل لا يمكنني الحصول عليه |
Ama senin bu yaşam tarzınla ona sahip olamam. | Open Subtitles | ولكني لا يمكنني الحصول عليه... ليس طريقة حياتك. |
Bu bir seçim. Yani diyorsun ki Addison'la ilgilenmiyorsun, ama ben ona sahip olamam. | Open Subtitles | إذاً أنت تقول أنك لست مهتماً بـ(أديسون) و لكن لا يمكنني الحصول عليها |
Sana, aynı zamanda Carrie Anne'e sahip olamam. | Open Subtitles | لا يمكنني الحصول عليكِ و(كاري آن). |
Ona bu şekilde sahip olamam! | Open Subtitles | لا يمكنني الحصول عليها هكذا! |
O numara olmadan davayla ilgili hiçbir şey bulamıyorum. | Open Subtitles | حسناً ، لا يمكنني الحصول على أي معلومة تخص قضيته بدون ذلك الرقم. |
Ve şimdi Emily geç kaldı, değil mi? Kimliğimi bile bulamıyorum. | Open Subtitles | و الآن تأخرت (إيميلي)، و لا يمكنني الحصول على صورة هويتي. |
Parçalarını bulamıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني الحصول على قطع الغيار وحسب |
Başka bir iş bulamıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني الحصول على وظيفة أخرى |
sahip olamayacağım şeylere sahip olmakta özgürsün. | Open Subtitles | إنكِ حرة لتحصلي على ما لا يمكنني الحصول عليه |
Artık sahip olamayacağım şeyleri hala canım çekebiliyor. | Open Subtitles | لازال يمكنني أنْ أشتهي شيئاً لا يمكنني الحصول عليه |
Bir çocuğu asla sahip olamayacağım. | Open Subtitles | ابن هو شيء لا يمكنني الحصول عليه |
Yaeko'nun hayatından da sevdiğim ama asla sahip olamayacağım kadının. | Open Subtitles | . . (و على (يايكو , المرأة التي أحبها لكن لا يمكنني الحصول عليها |