"لا يوجد خيار" - Translation from Arabic to Turkish

• seçenek yok
• seçeneğimiz yok
• yolu yok
• çaremiz yok
• seçeneğim yok
• Başka şansımız yok

Çamaşır işi için Kyoko'nun bunu gizlice yapmasından başka seçenek yok.
بالنسبة للغسيل, لا يوجد خيار آخر سوى أن تتسلل كيوكو خارجا وبسرعة من أجل الغسيل.

"Böylelikle yolumuza devam edelim. Başka bir seçenek yok."
لذلك دعنا نذهب لا يوجد خيار آخر

Yok Polly, üzgünüm ama başka seçeneğimiz yok.
لا, بولي, انا اسفة ولكن لا يوجد خيار اخر

Başka bir seçeneğimiz yok. Çok uzun sürmez. Göreceksin.
لا يوجد خيار اخر انا لن اتأخر , سترين

Göründüğü an onu öldürmekten başka yolu yok, o halde.
يبدو أنه لا يوجد خيار آخر غير قتله فى اللحظة التى يظهر فيها

Kapıları kapatıp sonumuzu beklemekten başka çaremiz yok.
اذاً لا يوجد خيار فقط اغلاق البوابات ... ... و انتظار النهاية

Üzgünüm Kiera ama başka seçeneğim yok.
أنا آسف يا كييرا ، و لكن لا يوجد خيار آخر

İçeriyi aramalıyız. Başka şansımız yok.
علينا الدخول لنقوم بالبحث ، لا يوجد خيار آخر

Mecburuz, başka seçenek yok. Allah'ın dileği böyle.
لا يوجد خيار آخر لان هذه هي إرادة الله

Hayır. Başka seçenek yok, buna mecbursun.
لا، يجب أن تتركيني، لا يوجد خيار غيره

Onları oradan çıkarmaktan başka seçenek yok.
لا يوجد خيار سوى سحبهم

Hayır, senin için başka seçenek yok.
لا ، لا يوجد خيار لك

Başka bir seçenek yok, Doktor.
لا يوجد خيار يا دكتور

Başka seçenek yok.
لا يوجد خيار لآخر

Ee, başka seçeneğimiz yok, değil mi? Hapları başka nasıl geri alacağız ki?
لا يوجد خيار آخر كيف نستعيد المخدرات؟

Başka seçeneğimiz yok.
لا يوجد خيار حقاً

Çocuğu bulacağız. Başka bir seçeneğimiz yok.
لا يوجد خيار اخر

Ve başka yolu yok.
و لا يوجد خيار آخر

Başka yolu yok.
لا يوجد خيار آخر.

Başka yolu yok.
لا يوجد خيار اخر.

- Başka çaremiz yok.
لا يوجد خيار امامنا

çaremiz yok DiNozzo.
لا يوجد خيار آخر، يا (دينوزو).

- Başka seçeneğim yok, Profesör.
لا يوجد خيار آخر , أيها الأستاذ

Başka şansımız yok efendim.
لا يوجد خيار حقيقي هنا، يا سيدي