"لا يوجد شيء اسمه" - Translation from Arabic to Turkish

    • diye bir şey yoktur
        
    • diye bir şey yok
        
    • diye birşey yoktur
        
    • diye bir şey olamaz
        
    Büyü diye bir şey yoktur Simran, tamamen psikolojik. Open Subtitles لا يوجد شيء اسمه السحر يا سيمران هذا في خيالك فقط
    Akvaryumda yaşıyorsan değişim diye bir şey yoktur. Open Subtitles عندما تعيش في حوض السمك، لا يوجد شيء اسمه تغيير
    Size her güvenlik açığını bulup, kapattığımı söyleyebilmeyi çok isterdim, ama kusursuz güvenlik diye bir şey yoktur. Open Subtitles ليت بوسعي القول أني وجدتُ كلّ ثغرة وقمتُ بتحصينها، لكن لا يوجد شيء اسمه "نظام أمني مُحكم"
    Bu grafikte görebileceğiniz üzere, düşük enerjili ve yüksek gelirli bir ülke diye bir şey yok. TED كما ترون في هذا الرسم البياني، ببساطة، لا يوجد شيء اسمه بلد منخفض الطاقة وذو دخل مرتفع.
    Sanırım büyünün bozulması diye bir şey yok. Open Subtitles يا إلهي ، لقد فعلتها أعتقد ، لا يوجد شيء اسمه نحس
    Eski denizci diye birşey yoktur. Open Subtitles لا يوجد شيء اسمه جندي بحرية سابق
    Benim için normallik diye bir şey olamaz. Open Subtitles بالنسبة لي لا يوجد شيء اسمه طبيعي
    Lütfen bana "büyüsünü bozmak diye bir şey yoktur" demediğini söyle. Open Subtitles أخبرني أنها لم تقل "لا يوجد شيء اسمه نحس"
    Lütfen bana "büyüsünü bozmak diye bir şey yoktur" demediğini söyle. Open Subtitles لا يوجد شيء اسمه نحس أخبرني أنها لم تقل "لا يوجد شيء اسمه نحس"
    Connie, aptal ceza diye bir şey yoktur, ...sadece gerizekâlılar vardır. Open Subtitles كوني" لا يوجد شيء اسمه مخالفة غبية" هناك مغفلين أغبياء
    Aptal boyun ameliyatı diye bir şey yoktur. Open Subtitles لا يوجد شيء اسمه جراحة عنق غبية.
    Şans diye bir şey yoktur. Open Subtitles هناك ، اه، لا يوجد شيء اسمه الحظ،
    "Ara vermek" diye bir şey yoktur. 3. sezondaki Ross musun nesin? Open Subtitles اوه ، لا يوجد شيء اسمه انفصال مؤقت
    Ama Dramaworld'de tesadüf diye bir şey yoktur. Open Subtitles rlm; لكن لا يوجد شيء اسمه صدفة في "دراماورلد"
    Dramaworld'de tesadüf diye bir şey yoktur. Open Subtitles rlm; لا يوجد شيء اسمه صدفة في "دراماورلد"
    Araştırdı. Gümüş banyosu diye bir şey yok. Open Subtitles لقد بحث عن الأمر لا يوجد شيء اسمه حوض فضي
    Köleden doğan bir çocuk için daha iyi yahut daha kötü dünya diye bir şey yok. Open Subtitles للطفل الذي وُلدَ كعبد، لا يوجد شيء اسمه عالمٌ أفضل أو أسوء.
    Vampir diye birşey yoktur Open Subtitles لا يوجد شيء اسمه مصاص دماء
    Benim için normallik diye bir şey olamaz. Open Subtitles بالنسبة لي لا يوجد شيء اسمه طبيعي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more