"لبقائه" - Translation from Arabic to Turkish

• kalması için
• kalmasının
• olmasının

Burada kalması için bir sebebi olmadığını düşünüyor.
إنه يعتقد أنه لا يوجد أي سبب لبقائه هنا

Orada kalması için bir sebep yok.
لا يوجد سبب لبقائه الآن

Hayatta kalmasının ve senin gibi birinin onu bulmasının bir nedeni var.
ثمة سبب لبقائه على قيد الحياة وعثور شخص مثلك عليه

Lobide kalmasının diğer nedeni bu olabilir.
قد يكون هذا سبب آخر لبقائه في الردهة

Senin kardeşinin hayatta olmasının tek sebebi sana olan saygımdır.
السبب الوحيد لبقائه حياً هو إحتراماً لكِ.

Ama polise göre halka açık bir soruşturmaya rağmen Los Angeles'ta kalmasının bir nedeni olmalı.
"ولكن المحققون يعتقدون أن هناك سبب لبقائه في (لوس أنجلوس)" "برغم التحقيقات المنشورة"

Fort Lauderdale'de kalmasının bir önemi var mı?
هل هناك معنى لبقائه في (فورت لودردايل)؟

Hayatta olmasının tek sebebi vücudundaki atropin.
السبب الوحيد لبقائه على قيد الحياة راجع لوجود الأتروبين في جسمه

Hala burada olmasının tek sebebi bu bebek.
هذا الطفل هو السبب الوحيد لبقائه معي