"لبقية حياتهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • hayatlarının sonuna kadar
        
    • hayatları boyunca
        
    • Hayatımız boyunca
        
    Olsaydı bile, onlar da hayatlarının sonuna kadar kendilerini suçlardı. Open Subtitles و حتى لو حصل لكانوا لاموا أنفسهم لبقية حياتهم ايضا
    Madenlerden birine atacağım hayatlarının sonuna kadar derin, derin nefes alsınlar. Open Subtitles أنا فقط سأرميهم فى منجم... دعهم يتنفسون ما بالأعماق لبقية حياتهم
    Çocuklarını o evde büyüttüler ve hayatlarının sonuna kadar mutlu yaşadılar. Open Subtitles أنشئوا أطفالهم في ذلك البيت وعاشوا هناك لبقية حياتهم
    Çocukları Malezya'ya gönderilirdi. Oradan da hayatları boyunca değişmiş olarak dönerlerdi. TED كان سيتم أخذ أطفالها الى ماليزيا و سيعودون مختلفين لبقية حياتهم.
    Eğer hayatları boyunca bakabileceklerse bir hafta sonu da bakabilirler. Open Subtitles إذا كانوا يريدون رعايتهم لبقية حياتهم فبإمكانهم فعل ذلك للعطلة
    Hayatımız boyunca milletin bu çekişmeden bahsedeceğine dair bir his var içimde. Open Subtitles لدي شعور بأن الناس سوف عن هذا المواجهة لبقية حياتهم
    Böyle bir kalp acısını, benim gibi kızlar hayatlarının sonuna kadar unutmazlar "The Way We Were"de Barbra'nınki gibi. Open Subtitles سأكون مثل الفتيات اللاتي حدثت لهن عقدة لبقية حياتهم ، مثل باربرا بالطريقة التي كنا بها
    Bence şu anda burada olsaydı sana oğullarının bu anı hayatlarının sonuna kadar hatırlayacaklarını söylerdi. Open Subtitles أعتقد لو كانت هنا الان لأخبرتك بان اولادك سيتذكرون هذا الوقت لبقية حياتهم
    Bu tavırla, hayatlarının sonuna kadar temsilci kalacaklar. Open Subtitles بهذا السلوك، سيبقون مندوبي مبيعات لبقية حياتهم.
    Oğlum ve Amerikan halkı hayatlarının sonuna kadar YouTube'da benim propaganda uğruna idam edilmemi izlemeyecek. Open Subtitles لن يتم اعدامى لاحداث ضجة اعلامية وابنى والامريكان يرون ذلك على اليوتيوب اللعين لبقية حياتهم
    hayatlarının sonuna kadar onları ayırmalıyım. Open Subtitles علي أن إبعادهم عن بعض لبقية حياتهم
    hayatlarının sonuna kadar hatırlayacakları bir şey olurdu. Open Subtitles إنه شيء سوف يحملونه معهم لبقية حياتهم.
    Çocukların bu anı hayatlarının sonuna kadar unutmayacak. Open Subtitles سيتذكر صغاركَ هذه اللحظة لبقية حياتهم
    Tuvia ve Lilka hayatlarının sonuna kadar evli kaldılar. Open Subtitles (توفيا) و(لوكا) بقيا متزوّجاً لبقية حياتهم.
    Tecavüze uğrayacaklar, dövülecekler ve tekrar tecavüze uğrayacaklar, hayatları boyunca. Open Subtitles حيث سيتم ضربهم واغتصابهم و اغتصابهم مرة أخرى لبقية حياتهم.
    Ancak, insanlar kalan hayatları boyunca, bağışıklık sistemlerini baskılayan ilaçlar almak zorunda kalacaklar. TED ولكن المرضى سيكون عليهم تعاطي العقاقير هذا سيقمع نظامهم المناعي لبقية حياتهم.
    Bu onların sadece örnek alabileceği değil, hayatları boyunca gurur duyacakları bir miras da olabilir. TED هذا إرثًا لن يستطيعوا تقليده فحسب، بل سيفخرون به لبقية حياتهم.
    hayatları boyunca Triad'lara borçlu kalmalarını mı istiyorsun? Open Subtitles تريدهم ان تظلو دائنين لعصابة التراياد لبقية حياتهم ؟
    Bu konuyu ele alma şeklimiz, hayatları boyunca sekse ve mahremiyete karşı bakış açılarını şekillendirebilir. Open Subtitles كيفية تعاملنا مع هذا يحدد كيف سيشعرون عن الجنس والحميمية لبقية حياتهم
    Liseden doğruca buraya geliyorlar, ve çalışacakları aynı masada geri kalan hayatları boyunca oturuyorlar. Open Subtitles أتوا هنا مباشرة بعد تخرجهم من المدرسة الثانوية و هم جالسون خلف المكتب ذاته الذي سيجلسون خلفه لبقية حياتهم
    Hayatımız boyunca travma yaşayacağımız bir dünyada ruh sağlığı konusunda uzman birine ihtiyacımız olacak. Open Subtitles نحن بحاجة لمختص بالصحة العقلية البشر سيصابون للصدمة لبقية حياتهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more