Blair'e göre para, bir çift Manolos ve Chanel çanta demek. | Open Subtitles | بالنسبة لبلير هذا المال تنفقه في باريس على شنطة او صندل من شانيل |
Blair ve Chuck gerçeğini bana söylediğini Blair'e söyledim. | Open Subtitles | أسمعي انا قلت لبلير عن أخبارك لي بالحقيقة عما حصل معها وتشاك |
Neyse ki, Robyn bu hafta New York'ta benle çalışıyordu ve Blair'e ait çok özel bir kaseti yanımda getirebildim. | Open Subtitles | لحسن الحظ كانت روبين تعمل معي هذا الاسبوع في نيويورك وقادره على جلب فيديو طويل خاص لبلير. |
Bunu Sage yaptı. Blair'e bir planı olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | سايج فعلت هذا لقد قالت لبلير انها لديها خطه |
Test Blair içindi. - Bekle. Bekle. | Open Subtitles | الأختبار كان لبلير لحظة انا محتار |
yani, annem, Blair'e geri dönmemi istiyor. | Open Subtitles | اقصد ان أمي تريد مني ان ارجع لبلير |
Blair'e de kaldıralım. New York'taki yeni işi için. | Open Subtitles | ونخب لبلير لعمله الجديد في نيويورك |
Hazır mısın? Şimdi Blair'e git. - Tamam. | Open Subtitles | مستعد والآن اذهب لبلير |
- Blair'e içten bir mektup. | Open Subtitles | انها رسالة صادقة لبلير |
Bunu Blair'e gösteremezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك إظهار هذا لبلير. |
Hamilelik testi benim için değildi. Blair içindi. - Ne? | Open Subtitles | اختبار الحمل لم يكن لي كان لبلير |