"لتأخذه" - Translation from Arabic to Turkish

• alacak
• götürmen
• almak için
• götürmek için
• almanı bekliyormuş

Dersimi alacak kadar zeki olmadığını söylemiştim. Yeterince zekiyim Sheldon.
لقد أخبرتك أنك لست ذكي بشكل كافٍ لتأخذه.

Kendisi gelip alacak. Açmayın. - Açmayız efendim.
نعم سأترك هذا ل"كيت دو لوكا" سوف تأتي لتأخذه

Buzdolabında işe götürmen için biraz yemek yapmıştım.
في الثلاجة .. عملت لك طعام لتأخذه للعمل

Yanında götürmen için bu kitabı buldum.
وجدت لك هذا الكتاب لتأخذه معك

Evet o... uzağa attı... daha sonra geri gelip almak için...bilmiyorum.
ربما رمته بعيداً وسوف ترجع لتأخذه فيما بعد.

-Adanın diğer tarafında... onu almak için bekliyordu.
لقد كانت في انتظاره في الخارج لتأخذه إلى مخبأها الأسكتلندي الصغير..

Biraz önce Memphis'teki güzel insanlara götürmek için en iyi otlarımdan aldınız.
لقد أشتريت أفضل أنواع حشيشي لتأخذه لأشخاص طيبون في " ميمفس "

Sopa adam öldürmek için var, okula götürmek için değil.
المضرب للقتل, ليس لتأخذه معك إلى المدرسة

Sanki bir an dünya seninmiş de almanı bekliyormuş diye düşüneceksin.
فجأه ستعتقد ان العالم ملكك لتأخذه

Onu yanınıza alacak kadar deneyimli değilsiniz.
لست خبيراً بما يكفي لتأخذه على النهر

Burada alacak bir şey yok!
ليس هناك الكثير لتأخذه

Kusura bakma, ése, almak için vermek zorundasın.
الاحترام اخي. يجب ن تعطيه الناس لتأخذه منهم.

Borcu almak için de seni mi gönderdi?
والمال الذي تدين لها به سيحل لها مشاكلها وهل هي أرسلتك لتأخذه مني؟

Vagon onu Goulburn'daki adliye sarayına götürmek için bir kaç saate burda olur.
العربة ستكون هنا في غضون ساعة لتأخذه إلى المحكمة في "جولبرن"

Martins ödeşmek için kaçırmış olmalı ya da onu Red John a götürmek için.
قد تكون خطفته للإنتقام، أو لتأخذه إلى (ريد جون).