"لتبديل" - Translation from Arabic to Turkish

• değiştirmek
• değiştirme
• değiştireceğim
• değiş
• bir uğrayım
• değiştireyim
• değiştirmesi

Fikrini değiştirmek için hiç bir şey yapamaz mıyım?
هل أنت متأكد من أنه ليس بوسعي فعل شيء لتبديل رأيك ؟

Çizimi değiştirmek için kullanacağımız çantamı şu?
أتلك الحقيبة المعدّلة لتبديل العمل الفني؟

Demek haklıydım. Algurian beden değiştirme büyüsü. Bir gözünüz onda olsun.
انا كنت على حق , تعويذه جزائريه لتبديل الجسد راقبه

Yemek hazır. Üzerimi değiştireceğim.
هذا جاهز تقريباً أريد الذهاب لتبديل ملابسي

Git üstünü değiş. Tahliye şartlarını açıklayacağım. Gel buraya.
أذهب لتبديل ملابسك ، وسأوضح لك شروط الأفراج عنك تعال هنا

Bonnie'nin yanına gitmeden eve bir uğrayım dedim.
جئت إلى البيت لتبديل ثيابي قبل ذهابي لمنزل (بوني).

Eşlik etmemde mahsur yoksa. Üstümü değiştireyim.
إن لم تمانع الصحبة , سأذهب لتبديل ملابسي

Otobüs değiştirmesi gereken yolcularımız, lütfen şimdi insin.
علي الركاب اللذين يحتاجون لتبديل الحافلة الرحيل الآن رجاءا

Şüphesiz cinayetler esnasında kasetleri değiştirmek için vaktini harcadı.
ـ هو بالتأكيد لديه نقاط توقف خلال جرائمه لتبديل الأشرطة

"Kanalı değiştirmek için ayağa kalkıp... egzersiz yapmış olacak", demiştin.
لذلك, سيكون عليه النهوض لتبديل القناة؟ "على الأقل "هذا تمرين

Cesedi değiştirmek için sadece biraz para ödemek gerekti.
كل ما تطلبه الأمر هو رشوة لبعض الأشخاص لتبديل الجثة

Yarim saat.Listeleri değiştirmek icin ihtiyacim olan tüm zaman o kadar.
نصف ساعة, هذا كل ما احتاجه من وقت لتبديل القائمة

Adamımızın sperm örneklerini değiştirmek için laboratuvara erişim hakkı olması lazım.
رجلنا المنشود , كان مسموح له بالدخول الي المختبر . لتبديل العينات

Bazen el değiştirmek zorunda kaldığını duydum.
لقد سمعت انك تضطرين لتبديل ذراعيك بعض الاحيان

Evet. Pekala, artık pozisyonlarınızı değiştirme zamanı geldi.
حسنا ، أعتقد أنه حان الوقت لتبديل الأدوار بينكم

Pekala millet. Biraz ruh halimizi değiştirme zamanı geldi.
حسناً جميعاً حان الوقت لتبديل المزاج قليلاً

Hâlâ bir başkasıyla yer değiştirme fırsatın var.
لا يزال لديك فرصة لتبديل المقعد مع شخص آخر

Üstümü değiştireceğim. Üşüyorum.
سأذهب لتبديل ملابسي فأنا أتجمد

Hatırla, firmam gemi kaptanına yardım etmişti, son bütçe reformunda, yüksek vergileri değiş tokuş yaparak.
لتبديل ملكيات الضرائب لضرائب المبيعات في تنقيح ميزانيته الأخير

Haydi, üstünü değiş. Haydi.
هيا ، قومى لتبديل ملابسك

İkincisi, araçların pillerini değiştirmesi ve daha uzak yerlere uçması ya da yükleri alması ya da taşıması için uçtukları otomatik yer istasyonları.
الثانية هي مراكز أرضية آلية حيث تطير المركبات منها و إليها لتبديل البطاريات و لتطير لمسافة أبعد، أو لتحمل أو توصل أحمال.