| Düğün elbisesini 10.000'inci kez denemek için dışarı çıktı. | Open Subtitles | ذهبت لتجرب فستان .زفافها للمرة الـ 10000 |
| O zaman da başka bir şey denemek için çok geç olabilir. | Open Subtitles | . و حتي ذالك الوقت ستكون قد تأخرت, لتجرب شيئاً اخر |
| Üzerinde denemek için bir deneğe ihtiyaç var, değil mi? | Open Subtitles | ،سوف تحتاج مادة اختبار لتجرب عليها أليس كذلك؟ |
| Artık sahneyi deneme zamanı, en azından bir kere. | Open Subtitles | حان الوقت لتجرب تأدية المشهد ولو لمرة |
| Şimdi benim oyunlarımdan birini deneme sırası. | Open Subtitles | -لقد حان الوقت لتجرب أحدى ألعابي |
| Önce beni eve bıraktı, sonra da kulüp denemeye mi ne gitti. | Open Subtitles | لقد عادت بي للمنزل، ثم ذهبت لتجرب ناديًا جديدًا أو ما شابه. |
| Yeniden denemeye yetecek kadar yüklü müsün? | Open Subtitles | هل بقي لك ما يكفي من الشحنة لتجرب مرة أخرى؟ |
| Sana sorduklarında, deminki fahişenin amı kurumuş ve Colorado'da şansını denemek için kasabadan ayrıldı diyeceksin. | Open Subtitles | الأن عندما يسألونك أخربيهم بأنها نشفت ورحلت لتجرب حظها في ولاية (كولورادو) |
| Şansını denemek için oynar mısın? | Open Subtitles | تعال لتجرب حظك |
| - Daha çok deneme sürümünü seçme diyelim. | Open Subtitles | - بمعنى أفضل لتجرب النسخة التجريبية. |
| Onu biraz farklı bir şey denemeye davet ettim. | Open Subtitles | دعوتها لتجرب شيئًا مختلفًا. |