Onları kamyonetinde esrar içmeye çağırıyormuş, ama karşılarına Jacob çıkıyormuş. | Open Subtitles | كانت تدعوهم لتدخين الحشيش في مؤخرتها وكانوا يجدون جيكوب وبدون حشيش |
Orucu bozuktan sonra, insanlar teravi namazını kılarlar ve sonra da nargile içmeye giderler. | Open Subtitles | بعد الإفطار يذهب الناس لصلاة التراويح كما يذهب البعض لتدخين الشيشة |
Sizin geleceğinizi söyleyince çocuklara, sigara içmeye çıkacağını söylemiş. | Open Subtitles | بعد أن أخبرته أنكم قادمون,أخبر الرفاق انه خارج لتدخين سيجاره |
Bu cihazları esrar içmek için de kullanabilirler. | TED | وبمقدورهم حتى استخدام هذه الأدوات لتدخين الماريغوانا إلكترونيًا. |
Bu bir heykel değil, Denny. Bu marihuana içmek için kullanılır. | Open Subtitles | هذا ليس تمثالاً إنه أداة لتدخين الماريجوانا |
Bunun üstünde yuvarlansaydım elbiseyi tüttürmek zorunda kalırdık. | Open Subtitles | لواضطررتللتدحرجوسط هذه ، سوف اضطر لتدخين السمد |
Son kez sigara içmeye çıktığında iplerden kurtulup kaçtım. | Open Subtitles | لذا أخر مرة خرج لتدخين سيجارة لقد خرجت و هربت |
Dışarısı soğuk, ben de sigara içmeye gidiyorum. Günaydın. | Open Subtitles | الجو بارد، وأنا خارجة لتدخين سيجارة |
Sigara içmeye çıkıyorum. Size yük olmayım. | Open Subtitles | أعتقد أنني سآخذ إستراحة لتدخين السجائر |
Onur insanları sigara içmeye davet eder. | Open Subtitles | الشرف يدعو الناس لتدخين السجائر |
Ben ot içmeye gerçekten hazır olduğumu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنني مستعد حقاً لتدخين الحشيش |
Ot içmeye hazır olduğumu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنني مستعد حقاً لتدخين الحشيش |
Sigara içmeye çıkmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أذهب لتدخين سيجارة |
Ben sigara içmeye çıkıyordum. | Open Subtitles | كنت سأذهب للتو لتدخين سيجارة |
Burada oturup sigara içmek için biraz geç değil mi? | Open Subtitles | ألم يتأخر الوقت على بقائك هنا لتدخين سيجارة؟ |
On dakika içinde ben de bir tane içmek için seninle dışarı çıkacağım | Open Subtitles | حسناً، سأنضم إليك لتدخين سيجارة بالخارج بعد عشر دقائق |
Evet ve beklerken birisi sigara içmek için araçtan aşağı inmiş. | Open Subtitles | أجل، وبينما كانا ينتظران، خرج أحدهما لتدخين سيجارة. |
Bir oğlanla ot içmek için oraya gitmiş olabilirim. | Open Subtitles | ربما كنتُ هناك بصحبةِ فتى أو لتدخين الحشيش |
Uyuşturucu içmek için kullanılan bir araca benziyor. | Open Subtitles | تبدو وكأنها أداة لتدخين المارجوانا. |
Tavuk kemiğini tüttürmek gibi bir şey. | Open Subtitles | إنها مثل محاوله لتدخين عظام دجاجة |
Biraz ot tüttürmeye ihtiyacım var. | Open Subtitles | أجل, أنا بحاجة لتدخين بعض الحشيش. |
Sigara almak için aceleyle çıkmıştım, bir arkadaşa takıldım. | Open Subtitles | ذهبت وحسب لتدخين سيجارة وصادفت بطريقي أحد ما |