"لترتديه" - Translation from Arabic to Turkish

    • giyecek
        
    • giymek
        
    • giymen için
        
    • giyebileceğin
        
    • için giyilebilecek
        
    Greg, benimle gel. Jack'in dolabından giyecek bir şeyler bulalım sana? Open Subtitles تعال معى يا جريج لأجلب لك شيئاً لترتديه من ثياب جاك
    Çocuklar, onun için... giyecek güzel birşey bulmanızı istiyorum. Open Subtitles يا شباب .. أريدكم أن تحصلوا على شيء جميل لترتديه
    Sadece parti için giyecek bir elbisen olup olmadığından emin olmak için uğramıştım. Open Subtitles كنت أريد التأكد فقط من أن لديكِ شئ لترتديه في الحفله
    Bu kıyafeti bu akşam giymek için mi aldın? Open Subtitles هل إبتعت ذلك الثوب لترتديه من أجلي الليلة ؟
    Hadi, gidelim dolabına bir bakıp giymen için güzel bir şey bulalım. Open Subtitles تعالي لنذهب وننظر بدولابكِ ونجد شئ مذهلا لترتديه
    Sana havlu getireyim ve giyebileceğin bir şeyler bulayım. Open Subtitles دعني اجلب لك بعض المناشف. سأرى ماذا يُمكن أن أجد لك لترتديه.
    O halde sana giyecek bir şeyler bulalım. Open Subtitles من الأفضل أن أحضر لكِ شيئاً لترتديه إذاً
    Hadi, sana da giyecek ateşli bir şeyler bulalım. Open Subtitles هيا بنا دعينا نبحث لك عن شئ مناسب لترتديه
    Ama önce sana giyecek farklı şeyler bulmalıyız. Open Subtitles ولكن يجب أن نعثر لكِ على شيء مختلف لترتديه
    Bunun nedeni hala bana güvenmemen mi yoksa giyecek güzel bir şeyin olmaması mı? Open Subtitles حسنًا، أهذا بشأن أنك لا تثقي بي حتى الآن ؟ أو لأنه ليس لديك شيئًا جيد لترتديه اليوم ؟
    Genç ve güzel biri ama giyecek tek bir güzel kimonosu bile yok. Open Subtitles ماذا ؟ أنها شابة وجميلة ومع ذلك ليس لديها رداء "كيمونو" لترتديه
    Hadi san giyecek bir şeyler bulalım. Open Subtitles لنعثر لكِ على شيء آخر لترتديه.
    Onu temizle. giyecek birşeyler ver. Open Subtitles نظفيها، و إعطيها شيئًا لترتديه
    Lucy'ye giyecek güzel bir şeyler satın alın. Open Subtitles اشترى شيئاً لطيفاً لترتديه لوسى
    Hadi gidip giyecek bir şeyler bulalım sana. Open Subtitles دعنا نذهب لنُحضر لك شيئًا لترتديه هيا
    Üzerine giyecek fazla birşey yoktu. Open Subtitles لم يكن لديك الكثير لترتديه
    giyecek bir şeyler bulacağım. Open Subtitles حرة أذهبي وجدي شئ لترتديه.
    Yengemin annesi geleneksel bir hanbok almış, toplantıda giymek için. Open Subtitles والدة شيم دوك .. حصلت على لباس الهانبوك التقليدي لترتديه في إجتماع العائله
    Sana da yiyecek bir şey ve giymen için bundan daha fazlasını bulmak zorundayız. Open Subtitles لنجد لكي شيئاً ما لتتناوليه ...و شئ ما لترتديه فهذا يبدو قليلاً
    Gidip, giyebileceğin bir şey var mı bir bakayım. Open Subtitles سأذهب وأرى إذا يمكن أن أجد شيء لك لترتديه
    Bence bu, 70 yaş doğumgünü partisi için giyilebilecek en muhteşem kıyafet. Open Subtitles أعتقد أن هذا فستان مُذهل لترتديه لحفلة بلوغ امرأة السبعين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more