O zaman biz de sana öfkeni kontrol altına alabilmen için konsantre olabileceğin başka bir şey buluruz. | Open Subtitles | ـ نحتاج إذن أن نجد لك شيئا لتركز عليه حينما تبدأ بالشعور بذلك الغضب يسيطر عليك |
Yeni taktiği üzerinde konsantre olma zamanı şimdi. | Open Subtitles | لقد حان الوقت لتركز في تكتيكها الجديد. |
Yine de, kristal en onu bulacağım nasıl görmüyorum, özellikle de onun bir şey olmadan daha iyi odaklanmak için. | Open Subtitles | لا أعتقد أن الكريستالة ستجده و خاصة ليس بدون شئ من أشيائه لتركز أكثر |
Sınırlı öğretim görevi çalışmalarınıza odaklanmak için bolca zaman. | Open Subtitles | واجبات تعليمية محددة وقت فسيح لتركز في عملك الخاص |
Patlayıcı kuvveti doğruca deliğe odaklayacak, böylece atlama sağlanacak. | Open Subtitles | لتركز القوة التفجيريه في اتجاه المسار الدودى فتحدث القفزة |
Hızlandırıcı ışığı odaklayacak mercek dizisi olmadan bütün tesise sürekli ayrıştırma radyasyonu sızdıracak. | Open Subtitles | بدون العدسة المجمعة لتركز ، الشعاع المسرع الآلة ستستمر في إطلاق إشعاع الإنشقاق في جميع أنحاء المنشأة |
En güçlü birliklerimizin büyük çoğunluğunun tamamen Berlin'e odaklanmasını sağlamak için Valkyrie'yi yeniden yazıyorum. | Open Subtitles | إنني أعيد كتابة فالكري لأوجه الاغلبية من أقوى وحداتنا لتركز على نحو كلي على برلين |
Tekrardan basketbola konsantre olmalısın, Nate. | Open Subtitles | أحتاجك أن تعود لتركز يا (نايت). |
Kariyerine odaklanmak için karı kız işlerine ara verdiğini sanıyordum. | Open Subtitles | حسبتك تبتعد قليلًا عن النساء لتركز على حياتك المهنية |
Bu onun başka şeye odaklanmasını sağlar. | Open Subtitles | هذا سيعطيها أمرا لتركز عليه |