Bak Ridley burda işler böyle yürüyor ... ve değiştirmek için bir şey yapamazsın... | Open Subtitles | انظر يا ريدلي الأمور تسير كما هى عليه لا يمكنك فعل شيء لتغييرها |
Yalnızca gerçekleştiğinde anlaşılabilir ve bu kehaneti değiştirmek için artık çok geç. | Open Subtitles | لا تفهم إلا بعد حصولها ويكون الوقت قد فات لتغييرها |
çünkü bütün o önceki tecrübeler beni bugünlere getirdi ve sonunda koşulsuz olarak, bir zamanlar değiştirmek için hiçbir şey yapmadığım bir hayata minettarım | TED | حتى لبوبي فينكل بسبب كل تلك التجارب القديمة التي دفعتني لهذه اللحظة و أخيرا كنت ممتنا بشكل غير مشروط لحياة فعلت كل ما أستطيع لتغييرها. |
"Seni değiştirmek için yazdığım her kelime için özür dilerim." | Open Subtitles | بأني أسف على كل كلمة كتبتها لتغييرها |
"Seni değiştirmek için yazdığım her kelime için özür dilerim." | Open Subtitles | بأني أسف على كل كلمة كتبتها لتغييرها |