O da seni seviyor ama birine onu sevdiğini söylemen yetmez. | Open Subtitles | وهو يُحِبُكِ أيضاً ولكن هذا لا يكفي لتقولي أنكِ تحبين أحدهم |
Senin hoşuna gitmediğimi mi söylemeye çalışıyorsun? | Open Subtitles | هل تحاولين أن تجدي طريقة لتقولي لي أنني لا أرضيك؟ |
Konuşamayacak kadar meşgul olduğunu söylemek için üç saniyecik bekleyemedin, değil mi? | Open Subtitles | ألم تقدري أن تنتظري ثلاث ثوانٍ لتقولي لي أنّكِ مشغولةٌ عن الكلام؟ |
Elveda demeye mi geldin yani? | Open Subtitles | هل تعنين أنكِ هنا لتقولي وداعاً ؟ |
En azından ona söyleyecek kadar insanlığın varmış. | Open Subtitles | على الأقل كان لديك الأداب البشرية لتقولي له |
Hatta iyi geceler demen saatler alırdı. | Open Subtitles | تقضين ساعات لتقولي طابت ليلتك ، في الواقع |
Bunca yolu sadece bir "merhaba" demek için mi geldin? | Open Subtitles | لقد قدتِ كل تلك المسافة لهنا فقط لتقولي مرحباً ؟ |
O da seni seviyor ama birine onu sevdiğini söylemen yetmez. | Open Subtitles | وهو يُحِبُكِ أيضاً ولكن هذا لا يكفي لتقولي أنكِ تحبين أحدهم |
Onun nerede olduğunu söylemen için sana beş saniye veriyorum. | Open Subtitles | حسنا يا غليندا , سأعطيك 5 ثوان لتقولي لي أين هو |
Bu yüzden, onların söyleyemediğini söylemen için sana ihtiyaçları var. | Open Subtitles | ولهذا يحتاجانك لتقولي ما لايستطيعان قوله |
Korkuyorsun. Korktuğunu söylemeye hazır olduğunda söyle. | Open Subtitles | أنت كذلك، عندما تكونين مستعدة لتقولي أنك خائفة |
Oraya, adamın zaten bildiği bir şeyi söylemeye gitmediğinin farkındayım. | Open Subtitles | أنا أعرف أنك لم تذهبي إلى هناك لتقولي لهذا الرجل ما يعرفه مسبقاً |
Şuana dek gerçeği söylemeye can atıyor olmalısın. | Open Subtitles | لا بد أن تكوني تحكِ لتقولي الحقيقة الآن. |
Bir daha benimle konuşmak istemediğini söylemek için buraya geldin. | Open Subtitles | لقد أتيت لتقولي لي أنك لا تريدين ان اتصل بك |
Afedersin de, New York'tan onca yolu bunu bana söylemek için mi geldin? | Open Subtitles | عُذراً، سافرتِ جواً كل هذه المسافة من نيويورك إلى هنا لتقولي لي هذا؟ |
Kesin olarak sona geldiğini söylemek için yeterince çabaladın mı? | Open Subtitles | هل عانيتِ بما يكفي لتقولي أنّكِ متأكّدة من أنّكِ في النهاية؟ |
Paige'e hoşçakal demeye hazırlan "A" onu senden alacak, söz veriyorum. | Open Subtitles | لذا تجهزي لتقولي "إلي اللقاء" لـ(بايج) سوف تأخذها منكي"A"لأنني أعدك بأن |
Elveda demeye hazır olmalısın. | Open Subtitles | عليك أن تستعدي لتقولي الوداع |
Birkaç puan için beni küçük düşürmeye çalışıyorsan eğer ne demek istediğini söyleyecek cesaretin olsun. | Open Subtitles | وما اظن أنه إذا قمتي بإهانتي للحصول على بعض النقاط إذن يجب عليك أن تملكي الجرآة لتقولي ما تعنين |
Bu konuda söyleyecek çok şeyin olacağından şüpheliyim. | Open Subtitles | أشك بأنه يوجد الكثير لتقولي بهذا الشك |
Hatta iyi geceler demen saatler alırdı. | Open Subtitles | تقضين ساعات لتقولي طابت ليلتك ، في الواقع |
Anladım. Farkındayım, öyle bir kerede evet demek için bu çok ani oldu. | Open Subtitles | أعلم بأن كل هذا مفاجئ لكِ لتقولي نعم حالاً |