Bana bak, dikkatimi çekmek için süslü bıçaklara ihtiyacın yok hem de bu güzel favoriler dururken. | Open Subtitles | لست بحاجة لسكين لتلفت انتباهي ليس مع هاتين السبلتين الخديتين الجميلتين ، هيا ، اعطني قبلة |
Çünkü anlaşmayı imzalamış olsaydın yerimizi helikopterinden tespit edip dikkatimizi çekmek için avuç avuç altın saçabilirdin. | Open Subtitles | لأنّك لو وقّعتَ العقد، لكنتَ لمحتَنا من مروحيّتك و رميتَ لنا الذهب لتلفت انتباهنا. |
- işte bu yüzden bu kazağı tasarladım, kilosunu saklamak için ,ve bu kasket de dikkati başka yöne çekmek için. | Open Subtitles | عدم وجود ملابس مناسبة لها... لذلك صممت السترة الفضفاضة لتغطى بطنها والقبعة لتلفت النظر اليها |
Sanırım dikkat çekmek için. | Open Subtitles | -أظنها تفعل الكثير من هذه الأمور لتلفت الإنتباه |
Topu, dikkatleri üzerine çekmek için kullanıyor. | Open Subtitles | تستخدم الكرة لتلفت نظر الجميع |