Yoksa bir gece bu eller seni yakalamak için orada olmayabilir. | Open Subtitles | أو ذات ليلة لن تجدين تلك الأيدي لتمسك بكِ |
Yaklaşık 100 yıl önce köpekler, kaçak köleleri yakalamak için yetiştirilmeye başlandı. | Open Subtitles | منذ مئة عام, دربوا الكلاب لتمسك بالعبيد الهاربة. |
Düzgün Tut. | Open Subtitles | لتمسك الكوب بثبات. |
Git ölü kediyi yakala. | Open Subtitles | إذهب لتمسك القطيطة الميتة |
Pek de iyi değil. Veya kemiklerinizi bir arada tutmak için bir plakaya ihtiyacınız olduğunda sadece plakayı yerinde tutmak için sağlıklı kemiği delmeniz gerekiyor. | TED | أو إذا كنت بحاجة إلى شريحة لتمسك عظامك معًا، انظروا إلى مقدار العظم الصحي الذي علينا ثقبه فقط لنثبت الشريحة في مكانها. |
Yaramaz çocukları yakalamaya geldi. | Open Subtitles | إنّها هُنا لتمسك الأولاد الأشقياء المؤذون |
Büyük bir okyanusta küçük bir balığı yakalamak için bence beklemeli ve ağına doğru yüzmesini beklemelisin. | Open Subtitles | لتمسك سمكة صغيرة فى محيط عليك ان تتركها حتى تأتى اليك |
Çölde dolaşan böcekleri yakalamak için yeterince hızlı değil. | Open Subtitles | وهي ليست سريعة كفاية لتمسك بخنافس الصحراء |
Balık yakalamak için nehre atlamıştın. | Open Subtitles | لقد قفزتَ فى النهر لتمسك ببعض الأسماك |
Çünkü bir tanesini yakalamak için çekici bir yeminiz olmalı. | Open Subtitles | لأن يجب أن يكون لديك طعماً لتمسك بواحدة |
Beni yakalamak için orada olacağını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك ستكون موجود هناك لتمسك بى |
Beni yakalamak için orada olacağını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك ستكون موجود هناك لتمسك بى |
Hadi yavrum, hadi. Tut Rickçiğinin elini. | Open Subtitles | هيّا، هيّا يا أخي، لتمسك بيد صديقك (ريك) |
Tut bari tüfeği! | Open Subtitles | لتمسك هذه البندقية من أجلى |
İşte, Tut şunu. | Open Subtitles | لتمسك هذا |
O kaltağı yakala. | Open Subtitles | لتمسك بتلك العاهرة. |
Seni oraya Susanna Travis'i yakala diye gönderdik hatırlıyorsun değil mi? | Open Subtitles | هل تتذكر كيف أرسلناك لتمسك بـ(سوسانا ترافيس)؟ |
Gelde yakala o zaman. | Open Subtitles | تعال لتمسك بي |
Hayır, tenis raketini tutmak için çok fazla seçenek var. | Open Subtitles | أوه, لا, هناك الكثير من الطرق لتمسك المضرب. |
Söyle o eli yeniden tutmak için ne verirdin? | Open Subtitles | أخبرني، ماذا يمكن أن تقدم لتمسك بيدها ثانية؟ |
O buraya hayalet yakalamaya gelmedi. | Open Subtitles | إنّها ليست هنا لتمسك بالأشباح |
Hayalet yakalamaya gidiyorum. | Open Subtitles | أذهب لتمسك شبحاً. |