"لتهرب" - Translation from Arabic to Turkish

    • kaçmak
        
    • Kaçacak
        
    • kaçıp
        
    • kaçman
        
    • kurtulmak
        
    • kaçabilecek
        
    • kaçabilmek için
        
    • kaçmaya
        
    • kaçmasına
        
    • uzaklaşmak için
        
    O, alevlerden kaçmak için üçüncü kattaki pencereden atlayınca öldü. Open Subtitles ماتت حينما قفزت من نافذة الطابق الثالث لتهرب من اللهب
    Kızı kahve içmeye götürdüm ama o benden kaçmak için tuvalet camından gitmiş. Open Subtitles لقد دعوتها من اجل تناول القهوة و تسللت من نافذة الحمام لتهرب منى
    Kızım evden Kaçacak kadar benden nefret ediyor. Open Subtitles وأبنتي تكرهني بما فيه الكفاية لتهرب من البيت
    Telefon yok, trafik yok, tanık yok, Kaçacak yer yok. Open Subtitles بدون هواتف,بدون زحمة سير بدون شهود,ولا مكان لتهرب اليه
    Daha doğrusu onu kaçıp bana gelmesi için korkutacaksın. Open Subtitles في الواقع، أنت ستُخيفها لتهرب إليّ.
    O maskeyi sana polise yardım etmen için verdim onlardan kaçman için değil. Open Subtitles وهبتك ذلك القناع لتساعد الشرطة، لا لتهرب منهم.
    Muhtemelen kendi ülkeni de böyle bir zulümden kurtulmak için terketmişindir. Open Subtitles فى الغالب أنكَ غادرتَّ بلدك لتهرب فقط هذا النوع من الإضطهاد
    Hızı yerçekiminin geri çekmesinden kaçabilecek kadar yüksek Open Subtitles السرعة مرتفعة بمافيه الكفاية لتهرب من الجاذبية لتعيدها أليها
    Çünkü sana, kaçabilmek için koca bir gün verir. Open Subtitles فهى تمنحك اليوم بأكمله لتهرب.
    Sanırım bunu çıkarsam da benden kaçmak için çok küçüksün! Tamam. Open Subtitles اعتقد انك صغير جدا لتهرب منى اذا اقتلعت هذه
    Yetmişlerde, ailem Sovyetler Birliğinden kaçmak için yahudi rolü yapmıştı. Open Subtitles ولكن فى السبعينات ادعت عائلتى انها يهودية لتهرب من الاتحاد السوفييتي
    Fakat 70'lerde Sovyetler Birliği'nden kaçmak için ailem yahudiymiş gibi davrandı. Open Subtitles ولكن فى السبعينات أدعت عائلتى إنها "يهودية لتهرب من "الأتحاد السوفيتى
    Benim karım, kimliğini değiştirip, benden kaçmak için ülke dışına çıkmadı. Open Subtitles زوجتي لم تقم بتغيير هويتها وتترك البلاد لتهرب مني
    Evet ama ben kaçtığımda, sana Kaçacak yer yoktu. Open Subtitles نعم, ولكن بمُجرّد أنْ غادرت, لم يبق هناك مكان لتهرب إليه،
    Onu oradan çıkartmanın bir yolu yok ve Kaçacak yer de yok... Open Subtitles لا يوجد وسيلة لتُخرجها من هُناك وليس لديك مكانًا لتهرب إليه ...
    Görünüşe göre, Kaçacak yerin kalmadı. Open Subtitles يبدو أنه ليس لديك مكان لتهرب إليه
    Kaçacak yerin kalmadı, Callahan. Open Subtitles لم يعد هناك مكان آخر لتهرب إلية,كالاهان
    Neden? kaçıp beni oyuna geç bırakman için mi? Open Subtitles لماذا لتهرب بها وتجعلني أضيع المباراة؟
    Yakalanırsan... kaçman için sadece bir saatin var durumu hani? Open Subtitles لو قبض عليك ولديك ساعـة تقريباً لتهرب
    Yaşayan ölünden kurtulmak için anahtar mı arıyorsun Kevin? Open Subtitles هل تبحث عن المفتاح لتهرب بحياتك المنتهية ، كيفن ؟
    Şanslıymış, tekrar kaçabilecek. Open Subtitles انها محظوظة ستكون حرة لتهرب مجددا
    İsyancılara katılma gayesiyle Melia Tepesi'nden kaçabilmek için uydurmuş! Open Subtitles -خيالية لتهرب من (ميلا ريدج) وتنضم للمتمردين
    Bana öyle geliyor ki, bizi gördüğünde kaçmaya başladın çünkü polisten kaçmak için bir çok sebebin vardı. Open Subtitles الآن ، أشعر بأن سبب هروبك عندما شاهدتنا لأن لديك الكثير من الأسباب لتهرب من الشرطة؟
    Tepesini attırıp, kaçmasına neden olan neydi? Open Subtitles إذاً مالذي تغير؟ مالذي دفع بها للحافة لتهرب بعيداً؟
    - ...uzaklaşmak için çok zamanın var. - Otur, haydi, otur! Open Subtitles وانت لديك وقت لتهرب اجلسى اجلسى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more