Sonrasında seyircilerden birinin başroldeki aktörü kutlamak için soyunma odasına geldiğini ve o kızla tanıştırıldığını anımsıyordu. | Open Subtitles | "يتذكر أن شخصاً من الجمهور أتى لغرفة تبديل الملابس " "لتهنئة الممثل الرئيسي |
Buraya sadece beni kutlamak için gelmedin. | Open Subtitles | أنت لم تأت إلى هنا فقط لتهنئة لي. |
Martha, Birleşik Devletler'in yeni senatörü oluşunu kutlamak için arıyorum. | Open Subtitles | (مارثا)، أنا أتصل لتهنئة السيناتور الأمريكية الأحدث |
Birini boşanırken tebrik etmek kötü mü? | Open Subtitles | لتهنئة شخص ما على الطلاق؟ من الصعب التصديق أنّ ذلك إنتهى، صحيح؟ |
Majesteleri, belki de Lu'yu tebrik etmek amacıyla bir görüşme ayarlamalıyız. | Open Subtitles | معاليك ربما يجب علينا أَن نحتفل بهم لتهنئة لو |
Kendimi hatırlamaktan dolayı tebrik etmek, | Open Subtitles | لتهنئة نفسي أني أتذكره |
Martha, Birleşik Devletler'in yeni senatörü oluşunu kutlamak için arıyorum. | Open Subtitles | مارثا)، أنا أتصل لتهنئة السيناتور الأمريكية الأحدث) |
Ejderden korkan halk soylu Gümüş Şövalye Gotik'i kutlamak için saklandıkları yerden çıktı. | Open Subtitles | فظهر الملك الضعيف من مخبأه (لتهنئة الفارس النبيل الفضي (جوثيك |
Çalışanlarımı kutlamak için Stamford'daki ar-ge bölümüne gideyim, herkese onları oraya kimin getirdiğini hatırlatayım. | Open Subtitles | {\pos(192,240)}(سأذهب إلى مختبر (ستامفورد لتهنئة فريقي {\pos(192,240)}وتذكيرهم بمن يدينون له بالجميل |
Bugün, tebrik etmek için toplanmamızın sebebi... | Open Subtitles | نحن هنا اليوم لتهنئة (آني) |
- Kız kardeşini tebrik etmek için. | Open Subtitles | لتهنئة أختك |