"لتوزيع" - Translation from Arabic to Turkish

    • dağıtım
        
    • dağıtmak
        
    • dağıtmaya
        
    • dağıtma
        
    • dağıtımı
        
    • Coşkulu
        
    • dağıtımına
        
    • dağılımını
        
    • dağıtımından
        
    • uyuşturucu
        
    Northmount Üniversitesindeki bir Promisin dağıtım şebekesi hakında söylentiler duyuyorduk. Open Subtitles سمعنا إشاعات عن شبكة لتوزيع البروميسين فى كلية ، نورثمونت
    Bizim finansal erişimi doğrudan yeni, yaratıcı dağıtım modelleriyle bütünleştirmemiz lazım. TED نحن في حاجة لدمج سبل الوصول المادية مباشرةً مع حلول لتوزيع الطاقة أكثر تطوراً،
    Anlıyorsunuz, gazı dağıtmak için havalandırma sistemimizi kullanmamız gerekecek ve bu aslında bunun için tasarlanmış değil. Open Subtitles سيتعين علينا ان إستخدام نظام التهوية لتوزيع الغاز وأنت تعرف , إنه ليس مصمم حقاً لهذا النوع من الأشياء
    Ben burada yaşamıyorum. Kızılderili kumarhanesi broşürlerini dağıtmaya geldim. Open Subtitles لا أعيش هنا، لقد جئت لتوزيع هذه المنشورات الدعائية عن الكازينو الهندي
    15 büyük hırsızlık ve çalınan malı dağıtma planı suçlamasıyla karşı karşıya. Open Subtitles لقد رفعت ضدها 15 تهمة من سرقات كبرى و التآمر لتوزيع الممتلكات المسروقه
    Suçları arasında, saldırı, taksirle adam öldürme ve kokain dağıtımı var. Open Subtitles سوابقه الجنائيّة تشمل الإعتداء، ومُحاولة القتل غير العمد، والتآمر لتوزيع كوكايين.
    Biri bunun güzel bir fikir olduğunu mu düşündü? Coşkulu ama kapağında Macintosh olmayan bir Time dergisini Open Subtitles هل ظن أحدهم ستكون فكرة جيّدة لتوزيع نسخ "تايمز" بدون وجود "ماكنتوش" على غلافها
    Tecrübelerim ve uzmanlığımla alkol dağıtımına hazır iyi bir altyapı oluşturabiliriz... Open Subtitles مع خبرتي، وكيفية إدارة الأمور يمكننا تجهيز البنية التحتية لتوزيع الكحول في أنحاء الدولة ..
    Dünyanın duygusal dağılımını yaş açısından ele alan bir çubuk grafiğiyle ilgili bir yaş analizi de yapabiliriz. TED يمكن الحصول على تفضيل للأعمار، الذي يعطينا رسم بياني لتوزيع عالم المشاعر بالأعمار.
    Mekan 6 kez diğer Miami kulüplerine sentetik uyuşturucu dağıtımından dolayı soruşturma geçirmiş. Open Subtitles لقد تم التحقيق في هذا المكان لعدة مرات لتوزيع أدوية صناعية لنوادي ميامي
    Çok karlı bir elektronik ürün dağıtım şirketim var. Open Subtitles امتلك شركه ناجحه جدا لتوزيع الالكترونيات
    Bütün bunlar yeni yiyecek dağıtım merkezleri teklifleri. Open Subtitles كل هذه طلبات للمراكز الجديدة لتوزيع الأغذية
    Ama yerel polis buranın uyuşturucu dağıtım merkezi olduğunu düşünüyor. Open Subtitles رغم ذلك، الشرطة المحلية كانت تشك أن هذا المتجر. هو مركز لتوزيع المخدرات.
    Ama yerel polis buranın uyuşturucu dağıtım merkezi olduğunu düşünüyor. Open Subtitles رغم ذلك، الشرطة المحلية كانت تشك أن هذا المتجر. هو مركز لتوزيع المخدرات.
    Üç eyalete dağıtım yapan küçük bir balık bayisi sahibi. Open Subtitles لتوزيع السمك والذى يقوم بخدمه منطقه الثلاث ولايات
    Sana göre biraz garip olabilir Gray, ...ama bunları adil bir şekilde dağıtmak için bir plan yapmaya çalışıyoruz. Open Subtitles حسنا , اشدو كما يحلو لك , جراي نحن نحاول ان نضع خطة لتوزيع هذه الاشياء بالانصاف
    Buraya, bu kaynakları tüm ulusa adil olarak dağıtmak için geldim. Open Subtitles أنا هنا لتوزيع هذه الموارد بإنصاف في كافة أنحاء الأمة
    Dışarıdan dağıtmak zorundayız, ama karantinadaki bir binada nasıl yapacağız? Open Subtitles لدينا لتوزيع من الخارج، ولكن كيف نفعل ذلك في مبنى الحجر الصحي؟
    Uzun bir görüşmeden sonra, Julio arabayı 5 günlüğüne aldı ...solcuların Chiapas'a erzak dağıtmaya gidecekleri 3 haftalık sürede arabayı verme karşılığında. Open Subtitles بعد مفاوضات طويلة، خوليو أخذ السيارة لخمس أيام مقابل ثلاث أسابيع أثناء إمكانية أن تقوم القبعة بالذهاب إلى ولاية تشيابس لتوزيع النصوص
    O da babasının evine dönüp gazete dağıtmaya başladı. Open Subtitles وبعدها طرد من الجامعة و رجع الى منزل والده لتوزيع الجرائد
    Timmy'nin abisi, gazete dağıtma işini yapmaktadır. Open Subtitles وشقيق (تيمي) الأكبر كان لديه مسار لتوزيع الصحف،
    Süt dağıtımı için bir elemana ihtiyacınız olduğunu duydum. Open Subtitles سمعت بأنك كنت تبحثين عن شخص ما لتوزيع الحليب
    Biri bunun güzel bir fikir olduğunu mu düşündü? Coşkulu ama kapağında Macintosh olmayan bir Time dergisini Open Subtitles هل ظن أحدهم ستكون فكرة جيّدة لتوزيع نسخ "تايمز" بدون وجود "ماكنتوش" على غلافها
    Bu, Dedektif Burke'ün bölgedeki yasadışı narkotik... dağıtımına büyük kısıtlama getirdiği devam eden davasında... varılan sonuçtu. Open Subtitles هذه كانت الخاتمة لتحقيق مستمر الذي يترأسه المحقق (بيرك) الذي كان جزءً من حملة قمع كبيرة لتوزيع المخدرات الغير مشروعة في المنطقة.
    Einstein'in denklemleri, uzay zamanın yapısını ve içindeki maddenin dağılımını öngörmenizi sağlar. Open Subtitles معادلات آينشتاين تسمح لك بالتنبؤ بشكل الزمكان نظرا لتوزيع المادة داخلها.
    Polis, kokain dağıtımından peşinde ama hiç suçlama almamış. Open Subtitles كانت الشُرطة تُحقق بأمره لتوزيع الكوكايين، لكن لمْ يتم توجيه إتّهام إليه قط.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more