Büyükannene gelince, o kadar çok dırdır etmeseydi. " | Open Subtitles | وبالنسبة لجدتك ما كان عليها التصرف بتلك الطريقة |
Botlar Büyükannene ait yapsam Peki, daha iyi ölümden onu çağırmak. | Open Subtitles | حسناً ، إذا كانت الجزمة تنتمي لجدتك فمن الأفضل أن نستدعيها من الأموات ربما تستطيع أن تقول لنا ما الذي حصل |
Eğer birşeyler istiyorsanız büyükannenin eşyalarından falan, sadece bana haber verin yeter. | Open Subtitles | اذا أردتم أي شيئ من الحلية الصغيره لجدتك أو التذكار , أخبروني |
Ve öğrenim kredi ödemesi ve büyükannenin ilaç masraflarıyla zar zor geçiniyordun. | Open Subtitles | وايضاً فى قروض دراسية لطلابُك وأدويه لجدتك أنتما بالكاد تنجحان |
büyükannen polislerin bulaşık suyunu artık içmeyecek. | Open Subtitles | لا يمكن لجدتك أن تشرب قهوة الضباط بعد الآن |
40 yıl, her gün babaannene sadık kaldım hatta menopoza girdiğinde, hatta kanser olduğunda bile. | Open Subtitles | لقد كنت مخلصاً لجدتك كل يوم لـ 40 عاماً، حتى خلال سن اليأس، وحتى خلال مرضها السرطان. |
ninene 40 yıldır her gün sadık oldum. | Open Subtitles | لقد كنت مخلصاً لجدتك كل يوم لـ 40 عاماً، |
Anneye veya büyükanneye verilen öpücüklere benzemiyordu. | Open Subtitles | لكنّها لم تكن قبلة كالتي تعطيها لوالدتك أو لجدتك |
Büyük büyükannenize saygısızlık gibi olmasın ama böyle bir saati görünce içinin nasıl göründüğünü merak ediyorum. | Open Subtitles | و لا إهانة لجدتك الكبيرة و لكني أرى ساعة مثل هذه و أريد معرفة كيف يبدو الأمر بداخلها |
Büyükannene şarkı söylemek belki de yaptığın tek doğru şeydi. Böylece Julie Taylor'ın eğlence evine girebileceksin. Ne? | Open Subtitles | الغناء لجدتك قد يكون الشيء الوحيد الذي يدخلك دار متعتها |
Neden boyama kitabını alıp Büyükannene bir resim çizmiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تُحضر كتاب التلوين الخاص بك ، وترسم لجدتك صورة؟ |
O yüzük hiçbir zaman Büyükannene ait değildi ve gerçek elmas da değil. | Open Subtitles | هذا الخاتم لم ينتمى ابداً لجدتك و ليس الماس حقيقى |
büyükannenin yakın bir arkadaşıyım. Bu bölgenin ruhani lideri benim. | Open Subtitles | لأنى صديق مقرب لجدتك,وقائدها الروحانى |
- Büyükannemindi. - büyükannenin falan değildi. | Open Subtitles | لجدتي كانو انهم لجدتك يكونوا كلا,لم |
Ananın, babanın, büyükannenin canı cehenneme! | Open Subtitles | تبا لوالدتك , تبا لوالدك , تبا لجدتك |
Hiçbir şeyi ne annen için ne büyükannen için ne de benim için yaparsın, sadece kendine yaparsın. | Open Subtitles | وليس لأمك أو لجدتك أو حتى لي افعله لنفسك |
Burada büyükannen Mazatlan'da deniz seyahatindeyken. | Open Subtitles | هذه صورة لجدتك و هي "في رحلة إلى "مازالتان |
Bunu babaannene götür. | Open Subtitles | خذها هذه الأغراض لجدتك |
babaannene iyi geceler de Emma. | Open Subtitles | قولى طابت ليلتك لجدتك , إيما |
Evlat, ninene benden selam söyle. | Open Subtitles | يا فتى قل مرحباً لجدتك من أجلى. |
- Gel bakalım. - Hadi büyükanneye. | Open Subtitles | حسنا تعال انظر لجدتك |
Flora, büyükannenize gerçek katili bulabilmemizde bize yardımcı olacak kilit bir şeyler söylemiş olabilir. | Open Subtitles | - ربما أنها قالت شيء لجدتك يساعدنا في معرفة من هو القاتل الحقيقي |
Anneannene ne istediğini söyleyecek misin? | Open Subtitles | أتريدين أن تقولي لجدتك مالذي تتمنينه؟ - لا؟ |
Görüşürüz, bebeğim. Babaanneni üzme. | Open Subtitles | حسناً وداعا طفلتى كونى جيدة لجدتك |
Asırlar önce, o büyük büyük Büyükannenindi. | Open Subtitles | قبل سنوات طويلة مضت كانت هذه لجدتك الكبرى |