Valimizin içindeki yaramaz çocukla bağlantı halinde olması ne güzel. Bir daha söyler misin? | Open Subtitles | إنه لجيد السماع أن حاكمنا على اتصال مع ولده الداخلي |
Biraz gevşediğini görmek çok güzel. | Open Subtitles | انه لجيد رؤيتك تلينى قليلا هل تعلمي ذلك؟ |
Bu iyi, Ade. Seni görmek çok güzel. | Open Subtitles | هذا جيد اد , وانه لجيد ان اراك |
Seni gülerken görmek çok güzel, "Hai Lai." | Open Subtitles | أنه لجيد جداً رؤيتكِ تبتسمين ، هايلي |
Popüler kültürde doğru olan şeylerin sayısı çok az ve birkaç şeyden tamamen emin olmak iyi olabilir. | TED | هناك القليل من الحقيقة في الثقافة الشعبية الشائعة، وإنه لجيد التأكد من أشياء قليلة. |
Bu kadar iyi olduğunu görmek güzel. | Open Subtitles | إنه لجيد رؤيتك بخير |
Seni tekrar görebilmek çok güzel. | Open Subtitles | انه لجيد ن اراك ثانية |
Kendini bu alanda geliştirdiğini görmek ne güzel George. | Open Subtitles | إنه لجيد أنكَ تعلمت في طفولتك شيئاً من (جورج). |
"İşte Senin kölenim!" ve oda : "güzel." dedi | Open Subtitles | "أنا عبدك " وانه لجيد |
"Ben senin kölenim!" Ve o, "güzel." dedi. | Open Subtitles | "أنا عبدك " وانه لجيد |
Hem de çok güzel. | Open Subtitles | إنه لجيد جداً |
Maaş alana kadar böyle şeylerle oyalanmak iyi fikir tabii. | Open Subtitles | انة لجيد ان يبقى الانسان مشغولا حتى يحصل على عمل يجلب له مالا |
Yani bizim iyi, ayk, güvenilir... nazik, altn kalpli, herkesin dostu Barney gibi mi demek istediniz? | Open Subtitles | تَعْني بأنّه كَانَ الموثوق الصاحي لجيد... اي نوع من الاسئله هذا |
İyi, beraberinde iyiyi getirmez, kötü de kötüyü. | Open Subtitles | الجيد لا يؤدي لجيد ولا السيئ لسيئ. |