"لحرب" - Translation from Arabic to Turkish

    • savaşa
        
    • savaş
        
    • Savaşı
        
    • savaşın
        
    • savaşları
        
    • savaşının
        
    • Wars
        
    • savaşta
        
    • savaşına
        
    Ama bütün bunlar, kocanın bizi savaşa soktuğu gerçeğini değiştirmez! Open Subtitles غير أنه لا يشوه الحقيقة بأن زوجك جلبنا لحرب معلنة
    Kızımız için savaşa gireceğiz. Burada başarmak uğruna kaldığımız her şey için. Open Subtitles نحن ذاهبون لحرب من أجل ابنتنا وكلّ شيء آخر بقينا هنا لننجزه
    Yurt dışındaki bir savaş için bölgedeki bir Savaşı kaçırdın. Open Subtitles أترى، إنّك عدت من حرب بالخارج لحرب هنا في الحيّ.
    Ben de ekonominin aynı yılda Irak'taki savaş için ne kadar para harcadığına baktım. TED وكنت حائراً ماذا كان يدفع الإقتصاد لحرب العراق في نفس العام.
    Ama bu arada benim kendi klanım iç savaşın eşiğinde bocalıyor. Open Subtitles ولكن في الوقت الحالي عشيرتي تتأرجح على حافة هاويه لحرب أهليه
    Prag'ta ortalığı kasıp kavuran 30 yıl savaşları başladı. Open Subtitles هناك فى مدينة براغ ، وقعت الحادثة التى التى كانت بداية لحرب : الثلاثين عاما
    Başarısız barış antlaşmaları dünyanın, 20 sene sonra ikinci korkunç savaşa daha sonra ise soğuk savaşa girmesine sebep oldu. Open Subtitles كان الفشل في تسويتها سلمياً هو ما قاد لحرب عالمية ثانية مريعة بعد 20 عام ومن ثم للحرب الباردة.
    Onunla mücadeleye girmek sadece iç savaşa yol açacaktır. Open Subtitles إن كنت سأتحداه فهذا لن يؤدي إلا لحرب أهلية
    Sivil ayaklanmanız bir iç savaşa dönüştü. Open Subtitles الإضطرابات المدنية لديكم تكاد تتحول لحرب أهلية
    Doğru yere geldin. Burada iki savaşa yetecek kadar ateşli silah var. Open Subtitles اتيت للمكان المناسب لدي هنا العاب نارية تكفي لحرب
    Ben, karısının sanki işe değil de savaşa gidiyormuş gibi düşündüğü sıradan bir adamım. Open Subtitles أنا من تضن زوجته أنه ذاهب لحرب بينما أنا ذاهب الى عملي
    Fakat bu ulusu savaşa sokmak üzereyim ve şu anda yas tutma lüksüm yok. Open Subtitles لكني أوشك على أخذ هذه الأمة لحرب والحزن هو رفاهيةً لا يمكنني تحملها الاَن
    Maya Lin'in Vietnam hatırası gibi savaş anıtları devasa yapılardır. TED النصب التذكارية للحرب، كنصب مايا لن التذكاري لحرب فيتنام، غالبا ما تكون ضخمة الحجم.
    Evet, harika estetik ameliyatlar geçirmiş, transseksüel Nazi savaş gazileri olmadıkları sürece sırlar konusunda onları her türlü geçeriz. Open Subtitles أجل، عدا إن كانوا مُجرمين شاذّين لحرب نازية و قاموا بعمليات شد لوجههم، وبعد ذلك علينا ضربهم
    Anavatanı kanlı ve amaçsız bir savaş alanına dönüştü. Open Subtitles أصبح لها الوطن في ساحة المعركة لحرب دموية والتي لا معنى لها.
    Anavatanı kanlı ve acımasız bir savaş alanına dönüşmüştü. Open Subtitles أصبح لها الوطن في ساحة المعركة لحرب دموية والتي لا معنى لها.
    İstemli körlüğü Irak Savaşı tırmandığında görebilirsiniz. TED تستطيع رؤية التعامي المقصود في التسابق لحرب العراق.
    Kilisemiz, bir savaşın içinde. Eski bir düşmanın saldırısı altındayız. Open Subtitles كنيستنا تتعرض لحرب هناك عدو قديم يهاجمنا
    Bir parti değil bir Yıldız savaşları Toplantısı gibi. Open Subtitles لم تكن حفلة لقد كانت مؤتمراً لحرب النجوم
    Ve sen kampüsümde bir ırk savaşının fitilini ateşlerken oturup izlemeyeceğim. Open Subtitles ولن أبقى مكتوف اليدين بينما تحرضين لحرب عنصرية في الحرم الجامعي.
    Senin Star Wars kolleksiyoner gözlüğün gibi zaten sahip olduğumuz lüks eşyaları listeden çıkardım. Open Subtitles وقمتبأخذقائمةعنالأشياءالرائعةالتيكانتلدينابالفعل, مثل مجموعتك الزجاجية لحرب النجوم
    Bir soğuk savaşta sağ kalandan diğerine sana bir şey sorayım? Open Subtitles دعيني أستأنف لك كناجي من حرب باردة لحرب أخرى
    Uyuşturucu savaşına son vermek topluluğu bir araya getiren asıl gündemdi. Open Subtitles وضع حد لحرب المخدرات كان جدول الأعمال الذي وحد المجتمع حقا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more