"لحظةً" - Translation from Arabic to Turkish

    • saniye
        
    • bir dakika
        
    • bir an
        
    • dakikan
        
    • andı
        
    • Durun
        
    • biraz müsaade
        
    Bir saniye tatlım. Sanırım yedek lastik bagajda ses yapıyor. Open Subtitles لحظةً يا عزيزتي، يبدو أنّ دولاب الإحتياط قد أفلت في الصّندوق
    Bir saniye bile bu durumda kalmasına izin vermeyeceğim. Open Subtitles ولن تبقى بهذا الوضع لحظةً أخرى
    Bir saniye bekler misiniz beyler? Open Subtitles هلا تعطوني لحظةً من فضلكم أيها السادة ؟
    Konuşmak için bir dakika ayırıyorlar ve birbirlerine insan gibi davranıyorlar. TED يأخذون لحظةً للإبطاء ، للحديث وليعامل كل منهم الآخر كأنسان.
    Bu özel günde yaşadığın bir an sana her şeyin bambaşka görünmesini sağlayabilir. Open Subtitles لحظةً في هذا اليوم المميز قد تغير رؤيتك للأشياء من حولك إلى الأبد
    Oturmak için bir dakikan var mı? Open Subtitles -هل لديكِ لحظةً للجلوس؟
    Tabii doktor, bir saniye. Open Subtitles طبعاً ايها الدكتور لحظةً واحدة
    Tabii ki. Bir saniye. Open Subtitles بالتأكيد ، امهلاني لحظةً واحدة
    Tatlım, senden bir saniye için bile şüphe etmedim. Open Subtitles لم أُشكك بقدراتي ولو لحظةً يا عزيزتي
    - Bir saniye, daha mı fazlası var? Open Subtitles -انتظر لحظةً لأنّني لم أكمل بعد
    Beni bir saniye dinle. Open Subtitles استمعي إليَّ لحظةً فحسب
    Bir saniye kızlar. Summer, Marissa, Open Subtitles انتظروا لحظةً, يا رفاق "سمر", "ماريسا"
    -Bir saniye amirim. Open Subtitles المعذرة لحظةً واحدة ملازم
    Bir saniye lütfen. Open Subtitles لحظةً واحدة من فضلك
    Ona fazladan bir saniye bile vermem. Open Subtitles {\pos(180,230)}.لن أمنحها لحظةً من الراحة
    Durun bir dakika eğer hepimiz burdaysak içeride kim var? Open Subtitles لحظةً واحدة , إذا كنا جميعاً هنا فمن في الداخل ؟
    bir dakika izin ver. Sana epey süre vermiştim. Open Subtitles .أعطني لحظةً واحدةً، من فضلك أعطيتُك فترةً طويلةً جدًّا
    O odanın içinde bize bir dakika ver, ve sonra sizin yanınızda yerimiz olup olmadığını söyle. Open Subtitles لكن أعطنا لحظةً بداخل هذه الغرفة ثم أخبرنا هل ننتمي إلى عربتك أم لا
    Bana baktığında sanki kendi hayatından bir an yakalamalısın. Open Subtitles وكأنك التقطتَ لحظةً من حياتك عندما تنظر إلىَّ
    Doğal olarak bizim için epey büyük bir andı. Ne iş yapıyorsun? Open Subtitles "إذًا طبيعيًّا، كانت هذه لحظةً عظيمةً لنا" حسنٌ، ماذا تعمل لكسب معيشتك؟
    Sistemlerinin ne kadar güvenli olduğunu görmem gerekiyor o yüzden bana biraz müsaade edin. Open Subtitles أريدُ أن أرى مدى تشفير نظامهم، لذا فأعطِني لحظةً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more