Büyük sorunlar büyük çözümler gerektirir, büyük fikirlerin, hayal gücü ve cesaretin tetiklediği ama aynı zamanda işe de yarayan çözümler. | TED | إن المشاكل الكبري تحتاج لحلول كبرى، ملهمة بأفكار كبيرة و خيال وجرأة، لكن أيضاً بحلول مجدية. |
çözümler ve cevaplar için doğaya bir şeyler dayatmak yerine doğaya sırtını vermiş çiftçilerle bu işi yapmalıyız. | TED | مزارعين في الطبيعة حقا لحلول واجوبة احسن من طلب الحلول علي حساب الطبيعة |
Yaptığımız işi abartma güdüsü sayesinde büyük problemler büyük, önemli ve de hepsinden öte pahalı çözümler gerektirir gibi gözükür. | TED | شعورنا بتعظيم الذات ترى أن المشاكل المهمة الكبيرة تحتاج لحلول كبيرة ومهمة وفوق كل شئ حلول مكلفة ترفق بها. |
Kişilerin parasal yanlışlarına nasıl yaklaştığımız ve davranışsal zorlukları nasıl davranışsal çözümlere dönüştürdüğümüz. | TED | كيف نحصل على فهم للأخطاء المالية التي يقوم بها الناس، ثم تحويل التحديات السلوكية لحلول سلوكية؟ |
Biz, siz, hepimiz yeni bir kavrayış oluşturacak ve yeni, beklenmedik dönüşümsel çözümlere yol açacak benzersiz bir bakış açısına sahibiz. | TED | نحن وأنتم وجميعنا نملك منظوًرا فريًدا يمكن أن يخلق رؤية جديدة وأن يؤدي لحلول تحويلية جديدة وغير متوقعة. |
Etkisiz çözümlere değil .normalliğe dönüşe ihtiyacımız var." | Open Subtitles | لا نحتاج لحلول زائفة بل لعودة للحياة الطبيعية |
ARC başaramadı. Bize "önleme" değil radikal çözümler lazım. | Open Subtitles | لقد فشل المركز، نحن لسنا في حاجة للاحتواء، بل لحلول جذرية |
Hatırlamaya ve öğrenmeye yardımcı oluyor, bu da bana problemlere yeni çözümler üretme kolaylığı sağlıyor. | Open Subtitles | التي تساعد الذاكرة والتعلم مما يساعدني على الوصول لحلول جديدة للمشاكل |
Şimdi, günümüzde varolan tahtakurusu, öldüren arılar, istenmeyen e-postalar gibi büyük ve küçük vebaları düşünün ve büyük bir ihtimalle bunlara getirilen çözümler mevcut sorunun çok daha ötesine uzayacaktır. | TED | الآن فكروا بالمشاكل الموجودة من حولنا حشرات الفراش والنحل القاتل، والبريد المزعج من الممكن لحلول تلك المشاكل ان تمتد لكي تجيب ما هو أعمق من السؤال الواضح |
Problemlere yönelik gerçek çözümler ile davaya giden süreçte aylarca hazırlık çalışması yaptığımız normal zamanlardaki gibi vaktimizi kullanabilirdik. | TED | نحن نقضي الكثير من الوقت لنستعد لقضايانا نأخذ شهور وشهور لمحاكمه قرُب وقتها عن طريق التوصل لحلول حقيقيه للمشاكل كما هي معروضه. |
Ve geçen gece ve bu hafta duyduğumuz gibi, yeni çözümler üretebilme becerisi için, yeni politik gerçeklikler şekillendirmemiz kesinkes şart. | TED | وكما سمعنا في الليلة الماضية، كما سمعنا باكراً هذا الأسبوع، هي بالطبع، مقدرة حيوية في الاساس للوصول لحلول جديدة، حيث أننا أستطعنا صياغة حقائق سياسية جديدة. |
Hepsi bu. Barbarca sorunlara barbarca çözümler. | Open Subtitles | مشاكل بربرية لحلول بربرية |
İnsanların neden tasarruf yapmadığını anlamalıyız, ve daha sonra umarım ki davranışsal zorlukları davranışsal çözümlere dönüştürebiliriz, ve sonrasında ne kadar güçlü olabileceğini görürüz. | TED | يجب أن نفهم لماذا لا يقوم الأشخاص بالادخار، ثم يمكننا كما نأمل قلب التحديات السلوكية لحلول سلوكية، ثم ترون مدى قوته التي يمكن أن تكون. |
Bu zorluklarımız vardı Richard Thaler ve ben her zaman zorlukları --davranışsal finansı steroidler üzerine davranışsal finansı ya da davranışsal finans 2.0'ı ya da davranışsal finansı yaşamayı-- çözümlere dönüştürmekten çok etkilendik. | TED | إذن لدينا هذه التحديات وما كنت أنا و ريتشارد تايلر منبهرين دائما به -- هو أخذ المالية السلوكية وجعلها مالية سلوكية متطورة أو مالية سلوكية 2.0 أو مالية سلوكية في التطبيق -- نقلب التحديات لحلول. |
Amacımız bunu profesyonel bir çukur boşaltma sistemine dönüştürmek, böylece bundan küçük bir sektör yaratıp, kâr ve iş sağlayabiliriz. Umuyoruz ki, hijyeni yeniden düşünürken bu çukurların ömürünü de uzatıp sonradan hiç anlam ifade etmeyen çözümlere başvurmak zorunda kalmayalım. | TED | فكرتنا هي جعل هذا خدمة إفراغ حفر احترافية حتى نتمكن من إنشاء مشروع صغير منها، لخلق الأرباح وفرص العمل، والأمل هو أنه، كما أننا نعيد النظر في الصرف الصحي، نحن نمد أعمار هذه الحفر حتى لا نضطر إلى اللجوء لحلول سريعة التي ليس لها حقا معنى. |