"لحمايه" - Translation from Arabic to Turkish

    • korumak
        
    Haklısın Teğmen. Bence şehri korumak için orada oturmana gerek yok. Open Subtitles حسناً, مركز لويس ,لا أعنقد انك بالضروره تعيش هنا لحمايه المدينه
    Ben insanları korumak, onları mutlu etmek ve güven içinde olmalarını sağlamak için polis oldum. Open Subtitles أردت أن أصبح شرطى لحمايه الناس لأجلعهم يشعرون بالسعادة و الأمان
    Burada işimizi korumak için çareler arıyoruz. Open Subtitles نحن هنا لنجد طريقه لحمايه العمل,لاتنسى ذلك
    - Söylediklerim ailemi ve seni korumak içindi. Open Subtitles ما قلته خارج من ارادتى لحمايه عائلتى و ارادتى فى حمايتك
    Görevin Doktoru korumak... kucaklaşmak değil. Open Subtitles واجبك ان تأتي لحمايه دكتور هي لا ان تأتي لهذا
    Bu teknoloji insan ırkını korumak için geliştirildi sen ihmalkar kızkardeşini gözetleyesin diye değil. Open Subtitles وقد وضعت لحمايه الجنس البشري ، وليس للتجسس على اختك
    Çünkü çocuğu korumak için her şeyi yapacağını biliyordum. Open Subtitles لآني كنت اعرف انك ستفعل اي شيء لحمايه الطفل.
    Savaşta, Arayıcı'yı ve görevini korumak için, düşmanları teslim aldım. Open Subtitles ,لقد اجبرت الاعداء علي الاعتراف في المعركه .لحمايه الباحث و مهمته
    Kolombiya'da ölmüşlerin hayrı için yemek pişirildiğinde o yemeği yiyecek olan insanları korumak için yemekteki ölümü korkutup kaçırman gerek. Open Subtitles في كولومبيا، عندما تطبخ تكريما للميت ينبغي عليك اخافة الطعام حتى الموت لحمايه الشعب الذين سيأكلون هذا الطعام
    Onu bir canavar gibi tarif etmişlerdi. Ama benim gördüğüm normal bir adamdı. Ailesini korumak için ölmeye razı olan normal bir adam. Open Subtitles أما لى فهو رجل عادى مستعد للموت لحمايه عائلته
    Bishop kendisine yasadışı ordu kuruyordu ve anne diğer aileleri korumak ya da politik vampir saçmalıkları için bizi öldürecek. Open Subtitles بيشوب بني جيشه الغير قانوني و الام ستقوم بقتلنا جميعا في كل الاحوال لحمايه الاسر الاخري
    Buraya Mossad'ın sırlarını korumak için geldin. Open Subtitles كان عليكى الحضور الى هنا لحمايه أسرار الموساد
    Kendilerini korumak için bir hikâye uyduracaklar. Open Subtitles سوف يقومون بصنع قصه للتغطيه لحمايه أنفسهم
    Kuzenini korumak için neyi riske etmeyi isteyecek görelim bakalım. Open Subtitles لنرى ما هو مستعد للمخاطره به لحمايه ابن عمه
    Tüm bunlara katlanmak için istekli olmalısın ve sadece tek bir kadını korumak için hayatınız ortaya koymak? Open Subtitles هل انت مستعد لذهاب من خلال هذا العمل ؟ ووضع حياتك لحمايه امرأة واحده
    Yani sevgilisi onurunu korumak için mi yazmış mektubu? Open Subtitles إذن عشيقها ، كتب هذة الورقة فى محاولة منه لحمايه شرفها.
    Dük'ü korumak için elinden geleni yapacak. Open Subtitles سوف يفعل اي شيء يستطيع فعله لحمايه الدوق
    Yani çocuklarının hayatını korumak için benim hayatımı riske attın. Open Subtitles اذا لحمايه حياه اطفالك قامرتِ بحياتي حاولت وفشلت
    Ve silahlı kuvvetlerimiz, uzak-yer-istan daki boru hatlarına bekçilik yapmaktan mutsuzluk duyuyorsa, ve silahlı kuvvetlere katılmalarının asıl sebebi amerikan vatandaşlarını korumak ise TED و قد يضطرب الجيش في بلادنا لانه سيضطر لحمايه أنابيب النفط في مختلف بلاد العالم. بعكس ما تعهدوا عليه في بداية خدمتهم ألا وهو حماية المواطنين الأمريكين
    Ama ailemi korumak için her şeyi yaparım. Open Subtitles و لكننى سأفعل اى شىء لحمايه عائلتى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more