Michael Carr, uyuşturucu bulundurmaktan sizi tutukluyorum. | Open Subtitles | مايكل كار ,أنت رهن الاعتقال لحيازة المخدرات |
Marco Forlan, uyuşturucu bulundurmaktan ve ayrıca neredeyse takım elbisemi mahvetmekten dolayı tutuklusun. | Open Subtitles | ماركو فورلان , انت تحت الاعتقال لحيازة المخدرات و ايضا لقربك من افساد بذلتي |
Sadece bir kez uyuşturucu bulundurmaktan birkaç hafta yatmıştım. | Open Subtitles | فقد ذهبت هناك مرة واحدة لأسبوعين لحيازة المخدرات |
Sadece uyuşturucu etkisinde araç kullanmak değil. uyuşturucu bulundurmaktan tutuklandı. | Open Subtitles | لم تكن مجرد تهمة قيادة تحت تأثير الكحول تم اعتقاله لحيازة المخدرات |
Onu kaybedeceksin. Uyuşturucu taşıdığın için seni tutuklayacağız. | Open Subtitles | سوف تخسريهـا , سوف تفقديهـا , سوف نعتقلك لحيازة المخدرات |
Onu kaybedeceksin. Uyuşturucu taşıdığın için seni tutuklayacağız. | Open Subtitles | سوف تخسريهـا , سوف تفقديهـا , سوف نعتقلك لحيازة المخدرات |
Polisi aramışlar, evini basmışlar ve uyuşturucu bulundurmaktan dolayı tutuklamışlar. | Open Subtitles | فقاموا بالإتصال بالشرطة, وحطموا بابه وقاموا باعتقاله لحيازة المخدرات |
Annem uyuşturucu bulundurmaktan tutuklandığında, babasına onu kefaletle çıkarttı. | Open Subtitles | وعندما ألقي القبض على أمي لحيازة المخدرات أحضر أباه وأخرجوها بكفالة |
Doğum günlerinde para verirsin uyuşturucu bulundurmaktan ilk kez tutuklandığında kodesten çıkarırsın falan. | Open Subtitles | عليك إعطاءه نقودا في عيد مولده وإخراجه من السجن حين يُقبض عليه للمرة الأولى لحيازة المخدرات |
Son olarak, "uyuşturucu bulundurmaktan" kurtarmıştık. | Open Subtitles | آخر مرة نحن أبعدناها لحيازة المخدرات |
Bayan Go uyuşturucu bulundurmaktan tutuklandı. | Open Subtitles | تم القبض على الانسة غو لحيازة المخدرات |
- En son uyuşturucu bulundurmaktan, durdurulmuştun. | Open Subtitles | -آخر مرة أُوقفت لحيازة المخدرات |