Beni kandırmak için çok sevdiğim patenli hokeyi kullandığınıza inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّكَ استغللتَ محبّتي لهوكي الزلّاجات لخداعي |
Beni kandırmak için koyu saçlar ve güzel gözlerden fazlası gerek. | Open Subtitles | سيتطلّب الأمر ما هو أكثر من شعر غامق اللون و عينان جميلتان لخداعي |
Beni kandırmak için sihir yaptığını itiraf etti. | Open Subtitles | اعترف باستخدامه تعويذة لخداعي. |
Bana attığın kazık için mi, herşeyi batırdığın için mi? Eğer kendine arkadaş istiyorsan, gidip o resepsiyoncuyu becer. | Open Subtitles | لخداعي أم لكونكِ مخادعة إن أردت رفقة أذهبي وعاشري تلك اللتي في الاستقبال |
Bana attığın kazık için mi, herşeyi batırdığın için mi? Eğer kendine arkadaş istiyorsan, gidip o resepsiyoncuyu becer. | Open Subtitles | لخداعي أم لكونكِ مخادعة إن أردت رفقة أذهبي وعاشري تلك اللتي في الاستقبال |
Gizli görevdeyken beni kandırabilecek kadar değil ama o aramayı saklayabilecek kadar. | Open Subtitles | لكن لست جيدة كفاية لخداعي إن كنت تحت التغطية, لكن جيد كفاية لإخفاء تلك المكالمة. |
O yüzden beni kandırmaya çalışırken sessizce dinlemek çok akıllıca olur. | Open Subtitles | لذا فمن الحكمة أن تسمع في صمت أثناء محاولتك لخداعي |
Beni kandırmak için her şeyi yapabileceğini söylemişti. | Open Subtitles | لقد قال أنك ستفعل أي شيء لخداعي |
Şansımıza o zamanki temizlik ekipleri beni kandırabilecek kadar kalifiye değilmiş. | Open Subtitles | أجل، ولحسن حظنا، فرق التنظيف آنذاك .لم تكن تملك الأمور اللازمة لخداعي أنظر إلى هذا. |
Ailenizin iskoçyayı onlara bırakmam için beni kandırmaya çalışmasının da üzerinden fazla zaman geçmedi. | Open Subtitles | لم يمض وقت طويلاً على والديكِ لخداعي لتوريثهم أسكوتلندا. |