"لخسارته" - Translation from Arabic to Turkish

• Kaybedecek
• kaybettiği
• kaybetmeye
• Kaybı için

Bunun çılgınlık olduğunu başından beri biliyordum ama Kaybedecek çok şeyim de yoktu, Gabriel.
لا, لقد علمت منذ البداية أنه جنون و لكن لدي القليل جداً لخسارته

Kaybedecek bir şey kalmayınca Kalan son Katai, Bu kılıç ile hamlesini yapmış ve kılıç savaşçıyı iki parçaya ayırmış.
لم يتبقى شئ لخسارته هجم آخر الكاتاي على المحارب بهذا السيف وقطعه حد السيف إلى نصفين

Kaybedecek bir şeyi olmayan insanların yaptığı bir olaydı.
كانت أفعال أناس شعروا أن ليس لديهم شيء لخسارته

İzleyicilerinin yarısını kaybettiği için bir sunucuyu kovmak pek mantıklı değil, eğer sorduğun buysa.
طرد مذيع لخسارته نصف مشاهديه لا يحتاج إلى تبرير إذا كان هذا ما تسأل عنه

Ama kocam hâlâ hayattayken onu kaybetmeye hazır değilim.
أنا لست مستعدة لخسارته و هو لا زال حياً

Ona anladığımı söyle. Kaybı için üzgünüz.
أعلمه اني فهمت ونحن نأسف لخسارته

Böylece Kaybedecek hiçbir şeyim olmuyor ama sen normal bir hayata sahip normal bir adamsın.
لا أكون صداقاتّ لهذا ليس لدي شيء لخسارته ، لكن أنت انت رجل عادي مع حياة عادية

Umurumda değil. Kaybedecek bir şeyim yok.
لأننى لا آبه، ليس لدىّ شيئاً لخسارته

Kaybedecek bir şeyim yok çünkü zaten kaybettim.
ليس لديَّ أية شيء لخسارته لأن... لقد خسرته مسبقاً.

Sanırım Kaybedecek çok az şeyleri var, böyle şeyler yapıyorlar.
أفترض أنهم ظنوا أن لاشيء لديهم لخسارته

Kaybedecek bir şeyimiz yok.
لم يعد لدينا شيء آخر لخسارته

Ama benim Kaybedecek bir şeyim kalmadı.
ولكن ليس لدي شئ لخسارته

Kaybedecek bir şeyim yok.
ليس لدي شئ لخسارته

Senin Kaybedecek daha çok şeyin var.
لديكِ الكثير لخسارته.

Her kimse, hayatını kaybettiği için çok üzgünüm.
مهما كان من هو ان متأسفة جدا لخسارته حياته

Albay Pritchard Rusya'daki savaşı kaybettiği için kovuldu der.
لربما يقول العقيد (برتشارد) أنه تم إعدامه لخسارته المعركة في روسيا

Onu kaybetmeye daha hazır değilim.
لست مستعدة لخسارته بعد

Nelerini kaybetmeye hazırlarsa.
أي شيء يكونون مستعدين لخسارته

Kaybı için çok üzgünüm.
أنا آسف جدا لخسارته.