"لدخول" - Translation from Arabic to Turkish

    • giriş
        
    • girmek için
        
    • girmeye
        
    • girmenin
        
    • girme
        
    • girip
        
    • içine
        
    • gitmek için
        
    • girmem
        
    • gitmeye
        
    • gitmem
        
    • girerken
        
    • girebilmek için
        
    • erişim
        
    • girmeyi
        
    Numaramı yayınladıktan sekiz hafta sonra, bir basın toplantısına giriş izni aldım, anketlerde öne çıkan adayla TED بعد نشر رقمي ب 8 أسابيع، حصلت على رخصة صحفي لدخول مؤتمر صحفي للمرشح الأقوى بناءً على استطلاعات الرأي.
    Hepimiz mağaraya ışınlanabiliriz, eğer tüplere girmek için bize bilgisayar açığı verebilirsen. Open Subtitles يمكننا جميعا التنقل إلى الكهف إذا يمكنك منحنا ترخيص الكمبيوتر لدخول الأنابيب
    Yapay zekânın geleceğimiz üzerinde müthiş etkiler yaratacağı bir çağa girmeye hazır olduğumuza inanıyorum. TED أعتقد أننا مستعدون لدخول عصر حيث يمكن للذكاء الاصطناعي أن يؤثر فيه بشكل هائل على مستقبلنا
    Bahse girerim bu kasabaya gizlice girmenin yolları da vardır. Open Subtitles أراهن أنّ ثمّة سُبُلاً لدخول تلك البلدة بدون أن نُرى
    Bay Sark'ın verdiği bilgiye göre ülkemizin bir düşmanı bu terminale girme imkânını bulmuş olabilir. Open Subtitles السّيد سارك زوّد الإستخبارات الجديدة إشارة إلى التي عدو هذه البلاد لربما إكتسب القدرة لدخول هذه المحطة الطرفية.
    Şimdi lütfen bu adamın kafasına girip nedenini öğrenmek için meraktan ölmediğini söyle. Open Subtitles الآن، أخبرني أنّك لا تتشوّق لدخول رأس هذا الرجل ومعرفة سبب فعله ذلك.
    Maaşı iyi, dişçi hizmetim var ve şehirdeki en iyi özürlü tuvaletlerinden birisine özel giriş hakkım var. Open Subtitles الراتب مجزي، عندي تأمين أسناني ورخصة لدخول أحد أفضل حمّامات المعاقين بالمدينة.
    Bizim için sahil evine giriş ayarlamış, biz de gittik. Open Subtitles لدخول بيت الشاطئ " سبرينغ بريك " سنذهب الى هناك
    6 ajanıma içeri giriş için izin verdim ve geri gelemediler. Open Subtitles أعطيت الأمر لدخول ستّة عُملاء ولم يخرجوا أبداً
    FBI'dan oradaki kabile toprakları girmek için izin almak aylar alır. Open Subtitles الحصول على تصريح من المباحث الفيدرالية لدخول أرض قبلية يستغرق أشهراً.
    Diğer şey ise farklı veriler arasında ayırım yapmaya çabalıyoruz, çünkü bazı veriler oldukça değerli, ve bunlar pazara girmek için bariyer oluşturacaklardır. TED مسألة أخرى نحاول التمييز بين جميع أنواع البيانات لأن بعضها ذات قيمة عالية و تشكل عائقاً لدخول السوق
    Ben girmek için şifreyi uyguladığımda, bomba çalışmaya başladı. Open Subtitles عندما إستعملت الرمز لدخول السيارة، نشّط القنبلة.
    1957'de Amerikalılar uzay çağına girmeye hazırlandıklarını ilan ettiler. Open Subtitles في 1957 أعلن الأمريكان بأنّهم كانوا يستعدّون لدخول عصر الفضاء
    Ayrıca, bazı zamanlar hapse girmeye hazır ol. Open Subtitles وكن مستعد لدخول السجن من اجلها في بعض الاحيان
    La Onda'ya girmenin tek yolu düşmanlarımızdan birini indirmektir. Open Subtitles الطريقة الوحيدة لدخول الرابطة هي التخلص من أحد الأعداء
    Kötü haber ise, hâlâ Echelon'a girmenin bir yolunu bulabilir. Open Subtitles إنّ الأخبار السيئة بأنّه قد ما زال له طريق لدخول المستوى.
    Ev sahibi olmanız kiracınızın evine istediğiniz an girme hakkı vermez. Open Subtitles أن تكون صاحب ملك لا يعطيك الحق لدخول غرفة مستأجرك أي وقت تريد
    Outfit'e girip adamlarımızı pataklamak cesaret işi. Open Subtitles يلزم الكثير من الشجاعة لدخول المجموعة وتحدي شبابنا.
    Minicik bir kamerayı, bu battal boy şapkanın içine yerleştirdik. Open Subtitles استطعنا إيجاد كمرا صغيرة تتسع لدخول هذه القبعة
    En azından benimle yetişkin filmlerine gitmek için çıkmıyor. Open Subtitles على الأقل هي ليست تخرج معي لدخول الأفلام لمن فوق سن الثامنة عشر
    Cennete girmem için son dakikam. İşleyebileceğim bir sevap olmalı. Open Subtitles باقي دقيقة واحدة لدخول الجنة يجب أن يكون هناك عمل صالح أفعله
    Mahkemeye gitmeye ve jüriyi fesh etmeye hazırım. Open Subtitles أنا جاهز لدخول المحكمة وإعلان تعليق هيئة المحلفين.
    Tuvalete gitmem gerekti o yüzden arkadaşımla bir pub'a gittim. Open Subtitles احتجت لدخول الحمام لذا ذهبت الى حانة أنا و صديقتي
    Baba, onu kurtarmak için küçük kızın odasına girerken katil onu koridorda öldürdü. Open Subtitles القاتل أجهز عليه بينما كان الأب في طريقه لدخول غرفة الفتاة لـ... ينقذها...
    Bakın, bugün rehabilitasyon programına girebilmek için Medicaid almamız gerekiyor. Open Subtitles أننا نحتاج الى البطاقة الطبية لدخول برنامج أعادة التأهيل اليوم
    Yeşil kart sistem odalarına, kırmızı kart da şebekeye erişim sağlıyor. Open Subtitles هاك الخضراء البطاقة لدخول غرفة النظام والحمراء لتدخلي الى الشبكة
    S.A.T sınavına girmeyi düşünmüyorsan neden alıştırma testleri yapıyorsun? Open Subtitles لماذا تتدربين على الأختبار؟ أذا كنت لا تخطظيين لدخول الأختبار؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more