"لدراسة" - Translation from Arabic to Turkish

• incelemek için
• araştırmak için
• inceleme
• çalışmak için
• çalışma
• okumak
• öğrenmek
• okumaya
• üzerinde
• çalışmaya
• incelemeye
• eğitimi
• okumasına
• araştırmaya
• çalışmasına

Evet beyin dalgalarını incelemek için. Bu yüzden oraya baktım.
نعم لدراسة إدراكه الحسي لهذا السبب بحثت داخل ذلك المكان

Buna paralel olarak yaratıcılığın nasıl işlediğini ve yeniliği tetikleyen şeyi araştırmak için çok sayıda yeni araçlarımız var.
بالتوازي، لدينا الكثير من الأدوات، أدوات جديدة الآن لدراسة كيف يعمل الإبداع وما هو الذي يشجع على الابتكار.

Dün gece bir kıyı taypanının çenesini inceleme fırsatı buldum.
الليلة الماضية، أتيحت لي الفرصة لدراسة فك ثعبان التبيان الساحلي

Ama hayatımdaki tüm senaryolara çalışmak için vaktim yok o nedenle, sen buradasın.
لكنّي لا أملك الوقت الكافي لدراسة جميع السيناريوهات في حياتي لذلك، أنت هنا

Artık çarpmayacak ama bize, bu tür asteroidler üzerinde çalışma fırsatı verdi.
لن يصطدم، لكنه يمنحنا فرصة لدراسة هذه الأنواع من الكويكبات.

Bir yıl sonra, Orta Doğu için yola çıktım, anlaşmazlık çözümü okumak için.
في العام التالي، توجهت إلى الشرق الأوسط لدراسة حل النزاعات.

Kurşunun hangi yönden geldiğini öğrenmek umuduyla...
عندما أخيرا حصلنا على أمر من المحكمة لدراسة دماغ كنيدي

Bay Fox, delilleri incelemek için daha fazla zamana ihtiyacımız var.
سيد فوكس .. نحن نحتاج الى المزيد من الوقت لدراسة الأدلة

Yani buzulları ve buz tabakalarını incelemek için radar kullanıyorum.
مما يعني أنني أستخدم الرادار لدراسة الأنهار والصفائح الجليدية.

Tabii ki yeniliği incelemek için test edilebilir çerçeve gerekiyordu.
بالطبع، نحتاج إلى إطار اختبار لدراسة الابتكار.

Seymour, 60'lı yıllarda CalTech'de genler ve davranışlar arasındaki ilişkileri araştırmak için meyve sineğini ilk defa model organizma olarak kullanan kişidir.
سيمور هو أول من استخدم ذبابة الفاكهة في الستينات الميلادية بإعتبارها النموذج الحي في معهد كاليفورنيا للتكنلوجيا لدراسة العلاقة بين الجينات والسلوك

Biyofloresanı araştırmak için geceleri yüzüyoruz.
لدراسة الإضاءة الحيوية، فنحن نغطس فى الليل.

Çünkü arkeoloji bize geçmiş uygarlıkları inceleyerek hangi noktada başarılı olup hangi noktalarda yanıldıklarını inceleme fırsatı veriyor.
لأن الآثار تمنحُنا فرصة لدراسة ماضي الحضارات لنرى اين نجحوا و أين فشلوا

...az bilinen bir madde üzerinde çalışmak için... ...uluslararası araştırmacılardan oluşan bir takım oluşturdum.
لدراسة مادة لم تدرس إلا قليلا .ونجدها عند الناس في كل مكان

Yani fiziğin bu konudaki eşitliği; karmaşık ağ sitemleri, karmaşık sistemler alanının çalışma konusudur.
فما تمثله المعادلات للفيزياء، هو ما تمثله الشبكات المعقدة لدراسة الأنظمة المعقدة.

Bilim, teknoloji, mühendislik, matematik ve diğer ilgili bilim dallarını okumak için üniversiteye kabul edilmiş her genç kız, artık Sierra Leone'de tam burs alıyor.
فأي فتاة تقبلُ في الجامعة لدراسة العلوم أو التقنية، أو الهندسة أو الرياضايات وغيرها من التخصصات ذات الصلة تتلّقى اليوم منحة دراسية كاملة في سيراليون.

Paris'e bir yıllığına, Fransızca öğrenmek için gelmiştim.
كنت قد أتيت لباريس لمدة عام . لدراسة الفرنسية

Ödevimi bitirdim. Şimdi de İncil okumaya gidiyorum!
انهيت واجبتي المنزلية لننتقل لدراسة الانجيل

Ve sonra Roma'ya Ahlak Teolojisi veya Dini Kanunları çalışmaya gönderecek.
ومن ثمّ يرسله إلى رومـا لدراسة علم اللآهوت الاخلاقي والقانون الكنسي.

Bu, Meksika, İspanya ve İngiltere'den bilim insanlarını Van Gogh'un tablolarındaki parlaklığı detaylıca incelemeye yöneltti.
هذا حفّز علماء من المكسيك، اسبانيا، وانجلترا لدراسة النصوع في لوحات فان غوخ بالتفصيل.

Eh, sanırım bildiğimiz başka bir şey ise: Fizik eğitimi almak oldukça iyi bir zamanda bulunuyoruz.
حسناً، أخمّن أننا نعرف شيء آخر: أنه وقت مواتي لدراسة الفيزياء.

İncil okumasına gitmek istemiyorum.
أنا لا أُريدُ الذِهاب لدراسة التوراةِ.

Sorunu daha iyi anlamak ve çalışmak için regl hakkındaki cahillik ve bunun nedenleriyle ilgili bir yıllık bir araştırmaya başladım.
و كي ندرس -- لفهم المشكلة أكثر. فقد أخذت يحثا لمدة سنة لدراسة نقص الاهتمام والمعرفة حول الحيض والسبب الحقيقي وراءه.

Siz şehirli anneler, liberal riyakarlıktaki bir dava çalışmasına benzersiniz.
أنتن يا أمهات المدينة حالات مثالية لدراسة نفاق المجتمع المتحرر،