Başka bir seçeneği yok. | Open Subtitles | ليس لديه أي خيار. |
Hâkimin teyp kaydını delil olarak sunmaktan başka seçeneği yok. | Open Subtitles | القاضي لم يكن لديه أي خيار سوى السّماح بعرض شريط الفيديو وهو الدّليل |
O zaman, başka seçeneği olmayacak korkacak ve polisi aramayacak ve bizim istediğimizi yapacak, parayı ödeyecek. | Open Subtitles | لنقول أن ليس لديه أي خيار. خائف تماماً، ولا يتصل بالشرطة وينجز المهمة للنهاية ويدفع المال. |
Ve artık Dr. Benway'in başka seçeneği kalmadı. | Open Subtitles | والآن الدكتور (بينواي) لن يكون لديه أي خيار |