Yetenekleri var, küçük tekno-solucanlarla bağlantıları var ve bilgi onlarda. | Open Subtitles | لديه المهارات، لديه اتصالات مع المخترقين وهم لديهم المعلومات |
Şefimin orada bağlantıları var ve beni önermiş. | Open Subtitles | - يا إلهي! نقيب بلدي لديه اتصالات هناك، |
Onu kurtarmak için asıl görevi riske atmayacağım ama Chavez'in Teksas'ta bağlantıları var. | Open Subtitles | لنأخاطرفي مهمةضخمةلمحاولةانقاذه, لكن (شافيز) لديه اتصالات في (تكساس) |
Orada amcamın bağlantıları var. | Open Subtitles | عمي لديه اتصالات واسعة هناك |
Hem bağlantılarım da var. Amcamın hapiste bağlantıları var. | Open Subtitles | {\pos(192,230)}ولديَّ الإتصالات، أجل، عمي لديه اتصالات في السجن |