Buralarda bir işi varmış sen de ona kalabileceğini söylemişsin. | Open Subtitles | كان لديه بعض الأعمال هنا وأنتِ أخبرته أن بمقدوره البقاء |
Yani... evinde sorunlar varmış. | Open Subtitles | لذا، ربّما كان لديه بعض المتاعب في المنزل |
Korkarım ki, Cyril'in neden burada olduğuna dair.. bazı fikirleri var. | Open Subtitles | انا اخشى بان سيريال لديه بعض الافكار عن سبب وجودك هنا |
bazı eşyaları hâlâ müzedeydi ve bu da onların arasındaydı. | Open Subtitles | ومازال المتحف لديه بعض من أشيائه هذه كانت من ضمنها |
Eminim Michael'ın yarın için özenle hazırlanmış bir partisi vardır... | Open Subtitles | أراهن على أن مايكل لديه بعض التفاصيل حول تنظيم حلفة |
Muhtemelen herkesin Gu Jun Pyo'dan intikam almak için üç dört nedeni vardır. | Open Subtitles | الجميع هنا لابد ان يكون لديه بعض الاسباب لينتقم من جوو جون بيو |
Evet, kimliği yok ama belirleyici bir kaç izleri var. | Open Subtitles | نعم، ليس هناك بطاقة الهوية، لكنه لديه بعض علامات فارقة. |
Ama Rohit iyi biridir. Birkaç kusuru var ama herkesin yok mu? | Open Subtitles | لكن روهيت فتي جيد هو لديه بعض الأخطاء لكن أليس كلنا كذلك.. |
Yolda bir şeyler atıştıracağını söyledi. | Open Subtitles | لا ، سيدتي ، لم يرغب في الانتظار قال أن لديه بعض الأعمال |
Bu adamın kendini geliştirmek için zamanı varmış. | Open Subtitles | و الرجل كان لديه بعض الوقت ليشحذ مهاراته |
Ama elemanda biraz kokain varmış. Derken olaylar birbirini izledi birazcık yiyiştik. | Open Subtitles | ولكن الرجل كان لديه بعض المخدر , وشئ أدى للأخر |
Şansa bakın ki komşumda tazeleri varmış. | Open Subtitles | الحظ في صالحنا جاري لديه بعض من الطماطم الطازجة |
Kesinlikle Peder Dunn'ı arayacağını söylüyor ama halen sana sorması gereken soruları varmış. | Open Subtitles | وقال انه سيبحث عن الاب دون بالتأكيد ولكن لا يزال لديه بعض الاسئلة لك |
Bir hafta sonra şoför oğlunu kaybetmiş ve telefonda oğluna ait fotoğraflar varmış. | Open Subtitles | لقد فقد السائق ابنه بعد اسبوع و كان لديه بعض الصور له على هذا الهاتف |
İyi değildi ve görünüşe göre hala bazı sorunları var. | Open Subtitles | لم يكن بخير وواضح أنه ما زال لديه بعض المشاكل |
Korkarım dostlarım, Teğmen Divo'nun Senatör Farr hakkında bazı soruları var. | Open Subtitles | انا متأسف لان الملازم ديفو لديه بعض الاسئلة عن السيناتور فار |
Çok Pis Bay İğrenç'in köşelerde ve kuytularda bazı ipuçları sakladığı ortaya çıktı. | Open Subtitles | تبين أن القذر خاصتنا لديه بعض الدلائل عالقه فى الأركان و الزوايا المظلمه |
Belki de gizli bir acısı vardır, aşkı onu terk etmiştir. | Open Subtitles | ربما لديه بعض الحزن السرى, بعض الحب الذى هجره |
Belki de o balıkla arasında garip bir bağ vardır. | Open Subtitles | ربما لديه بعض الروابط الغريبة مع تلك السمكة |
Önemli değil. Herkesin tuhaf alışkanlıkları vardır. | Open Subtitles | في الحقيقة,كل شخص لديه بعض العادات الغريبة. |
bir kaç mutfakta çalışıp para biriktirip... | Open Subtitles | إنه يعمل في مجموعة من المطاعم وكان لديه بعض المال فقام بفتح |
Nolan, tatlım, büyükannenin bavulunda bizim için Birkaç hediye var. | Open Subtitles | نولان، الحبيبة، الجدة لديه بعض الهدايا بالنسبة لنا في حقائبها. |
Billy senin ofisine gidiyormuş. Bu saldırılar hakkında bir şeyler öğrenmiş. | Open Subtitles | بيلي، في طريقه إلى مكتبكِ، لديه بعض المعلومات عن الهجوم |