Kaçırdığım için üzgün değilim. Bir çocuğum var. | Open Subtitles | لست حزينا بأنّها قد فاتتني لديّ طفل |
Bir çocuğum var ve burası küçük bir muhit. | Open Subtitles | -حسناً، لديّ طفل والمكان صغير نوعاً ما . |
- Hayır, Vietnam'da hasta Bir çocuğum var. | Open Subtitles | لديّ طفل مريض في فيتنام. |
Çünkü evde bekleyen ve babasının nerede olduğunu bilmeyen bir oğlum var. | Open Subtitles | لأن لديّ طفل صغير في البيت والذي لايعلم اين والده |
Bir de oğlum var. | Open Subtitles | لديّ طفل صغير أيضاً |
Bir cadı doktoruna gerek duyan, bir kadın ve çocuk var. | Open Subtitles | لديّ طفل وإمرأة يحتـاجـان لدكتـور سـاحر |
Oh hayir, yapamam... yanimda lanet bir velet var. | Open Subtitles | كلاّ، لا أستطيع... أنا لديّ طفل لعين معي |
-Özür diledim. Ama Bir bebeğim var. Ve bazen bebekler gürültü yapar. | Open Subtitles | لقد تأسفت ولكن لديّ طفل وأحياناً يحدث الأطفال ضجيجاً |
Bir çocuğum var. | Open Subtitles | لديّ طفل |
Hayır, benim zaten Bir çocuğum var. Henry. | Open Subtitles | -لا، لديّ طفل فعلاً، (هنري ) |
5 yaşında bir oğlum var. | Open Subtitles | لديّ طفل في الخامسة من عمره |
- Ellerini kafanın arkasına koy! - Lütfen bana zarar verme! oğlum var benim! | Open Subtitles | يديكِ خلف رأسكِ - لاتؤذني لديّ طفل - |
Küçük bir oğlum var. | Open Subtitles | لديّ طفل صغير. |
Mesanemde bir çocuk var. | Open Subtitles | لديّ طفل جالس على مثانتي |
Yakalamam gereken bir velet var. | Open Subtitles | والآن لديّ طفل ألحق به |
Yani doğmak üzere olan Bir bebeğim var ve işimi kaybedemem, umarım beni anlarsın. | Open Subtitles | سيكون لديّ طفل في أيّ لحظة ولا يمكنني أن أفقد وظيفتي، لذا، آمل أنّك تتفهم الأمر. |