"لدي إحساس" - Translation from Arabic to Turkish

• bir his var
• İçimden bir his
• bir hissim var
• gibi hissediyorum

Bu haftasonuyla ilgili içimde kötü bir his var Eric.
لدي إحساس سيء ، حول نهاية الأسبوع هذه يا إريك

İçimde çok kötü biri olduğuma dair belirsiz bir his var.
يجب أن أقول لدي إحساس غامض أنني سيئة , إمرأة سيئة

Bilmiyorum ama içimden bir his orada bir şeyin gömülü olduğunu söylüyor.
لا أعرف، لكن لدي إحساس أن شيء ما مدفون هناك.

İçimden bir his ajanstan yaydığımız haberlerin...
أنا لدي إحساس أن هذا الإجتماع هو نتيجة مباشرة.

Elena'yı inciteceğine dair bir hissim var ama yılan olduğunu düşününce ne yapacağından emin değilim.
لدي إحساس أنها ،ستسعى لإيذاء إيلينا و أنا لست متأكد ،مما سأفعله حيال هذا النظر إلى ما هو على المحك

Bu kasaba hakkında iyi bir hissim var.
لدي إحساس جيد حول هذه المدينة

Bok gibi hissediyorum. Bok benim hatta. Gelecek hafta aşçılık okuluna gidiyorum.
لدي إحساس فظيع , سأذهب لمدرسة الطهاة الأسبوع القادم في فرنسا , الأمر حدث فجاءة

diye sormuştu. Şimdi size 2030'da gerçekleşen hayal ürünü bu hikâyeyi anlatırken içimde sanki bazılarınızı bilim kurgu düşüncelerine sürüklemişim gibi bir his var.
الآن، وبينما أحكي لكم قصة عام 2030 الوهمية، لدي إحساس بأنني قد وضعت البعض منكم في بوتقة خيالٍ علمي.

Çocuklar, yeni bir şerif seçmemiz gerekiyor gibi bir his var içimde.
يا أولاد، لدي إحساس بأننا سنحتاج إلى تعيين شريف جديد

Onu bir daha göremeyecekmişim gibi bir his var içimde.
نعم، لدي إحساس غريب، وكأني لن أراها مرة ثانية.

Bu kapının arkasında çok ilginç birşey olduğuna dair bir his var içimde.
لدي إحساس بأن هناك شيء مهم وراء هذا الباب.

Bu insanların yürümeye ihtiyaçları olmadığına dair içimde bir his var.
لدي إحساس بأن المشي كان خياراً لهؤلاء الناس

Bilmiyorum ama içimden bir his o "soruyu" soracağımı anladı diyor.
حسنٌ, لا أعلم لكن لدي إحساس أنها اكتشفت بأني سأسألها

İçimden bir his, durduğu zaman,... ..bir şeyler olacağını söylüyor.
لدي إحساس ...بأنةُ عندما سوف يتوقف عن القرطمة سوف يَحدُث شيئا ما...

- İçimden bir his doğru olmadığını söylüyor.
لدي إحساس أن كل شيء لايسير بشكل صحيح

İçimden bir his, senin yatakta iyi olduğunu söylüyor.
لدي إحساس أنك جيد في الفراش

İçimden bir his bunu halledebileceğini söylüyor.
لدي إحساس أنك ستدرك ذلك

Bak ne diyeceğim, durumla ilgili bir hissim var.
اسمعي لدي إحساس بخصوص الأوضاع

- Emin değilim, Çita-ra, ama Mumya-Ra'nın birşey üstünde olduğu gibi kötü bir hissim var
ـ لا أدري يا (شيتارا) ولكن لدي إحساس سيء أن (مام راع) تنوي على شيء ما

Bay Syzslak, bu hikâyede bir perde daha olacakmış gibi hissediyorum.
سيد سيزلاك لدي إحساس هناك خطوة اخرى في هده القصة

Bu son şansımmış gibi hissediyorum.
لدي إحساس انها ستكون فرصتي الآخيرة بالحب

Ama bu daha başlangıçmış gibi hissediyorum.
لكن لدي إحساس بأنها مجرد البداية