Ama sorun şu ki bu mala çok para harcayan, çok önemli bir müşterim var ve ben teslimatı zamanında yapamıyorum. | Open Subtitles | لدي زبون مهم جداً الذي أنفق مبلغ كبير جداً من المال من أجل بضاعة أنا الآن لا أستطيع أن أسلمها في موعدها |
Aslında, 100$ bahşiş veren hârika bir müşterim var ve hepinizi Malibu'ya öğle yemeğine götürüyorum. | Open Subtitles | في الواقع لدي زبون رائع أعطاني 100دولار بقشيش لذا سأخذكم جميعًا لتناول الغداء في ماليبو |
Antibiotikler için tepemde olan bir müşterim var. | Open Subtitles | لدي زبون بالقرب مني يريد أنتيفيرال |
Tamam! Önemli bir müsterim bunları bekliyor. | Open Subtitles | لدي زبون ينتظر هذا |
Bir müşteri geldi. | Open Subtitles | لدي زبون |
Yeni bir müşteri buldum. | Open Subtitles | لدي زبون جديد |
Kendiniz açın. Benim müşterim var zaten. | Open Subtitles | افتحه بنفسك، أنا لدي زبون بالفعل. |
bir müşterim var. Rol yapmayı çok seviyor, özel istekleri var. | Open Subtitles | لدي زبون هو يحب تبادل الادوار خصوصا |
Şehir dışından gelen bir müşterim var. | Open Subtitles | حسنا ، لدي زبون قادم من خارج المدينة |
Artık düzenli bir müşterim var. | Open Subtitles | الآن لدي زبون دائم |
Aslında bir müşterim var. | Open Subtitles | في الحقيقة، لدي زبون |
Tamam, bir müşterim var Bob. | Open Subtitles | نعم لدي زبون الأن يا بوب |
- O halde bana biraz izin vermelisin çünkü çok sabırsız bir müşterim var. | Open Subtitles | لأنه لدي زبون صبور جداً هنا |
Palo Alto'da bana çok sadık bir müşterim var. Kurumsal siber savunma sektöründe çalışıyor. | Open Subtitles | لدي زبون مخلص من (بالو آلتو) يعمل في الحماية الإلكترونية للشركات |
Gece kulübünden bir müşterim var. | Open Subtitles | لدي زبون من النادي الليلي |
- Şehir merkezinden bir müşterim var. | Open Subtitles | "لدي زبون بـ"داونتاون سينشري |
Benim bir müsterim var. | Open Subtitles | انا لدي زبون فيما بعد |
müşteri geldi. | Open Subtitles | لدي زبون. |
Sana bir müşteri buldum. | Open Subtitles | لدي زبون لك |
Sana değil. Benim müşterim var zaten. | Open Subtitles | ليس لك، لقد أخبرتك أن لدي زبون بالفعل. |