Walter, ben gidiyorum. Bronx'ta yaşayan bir kuzenim var. | Open Subtitles | والتر سأرحل الآن لدي قريب يعيشون في برونكس |
Aslında bir kuzenim var, ama daha çok "limuzinin arka koltuğundaki gönül eğlendiren" mesleğini icra ediyordu. | Open Subtitles | بل لدي قريب يعمل كقواد بسيارات الليموزين |
Orada beni çocukken delirten bir kuzenim var. | Open Subtitles | لا لدي قريب فيها كان معتادا ان يزعجني عندما كنت طفلا |
bir akrabam geldi. Bu taraftan. Bu yol daha kısa. | Open Subtitles | .لدي قريب يزورني هنا أسرع, تعال |
Dostum, 5 mil uzaklıkta oturan bir yeğenim var, boynuda mahvolmuş durumda... | Open Subtitles | لدي قريب إصطدم بحاجز في 5 أميال في الساعة كسر رقبته وهو مخدر جزئي |
Maryland'da yaşayan bir kuzenim vardı. Maryland'ı severdim. | Open Subtitles | كان لدي قريب يسكن في ميريلاند و كنت أحب ميريلاند |
ikinci olarak, bu civarda yaşayan bir kuzenim var, | Open Subtitles | و ثانيا لدي قريب يسكن بالقرب من هنا |
Benim de Mitch adında manyak bir kuzenim var. | Open Subtitles | هذا مضحك لدي قريب مجنون اسمه ميتش ايضا |
Detroit'te bir kuzenim var. | Open Subtitles | لدي قريب في ديترويت |
- Tamam, hiç hakaret bile etmeyeceğim çünkü Tucson'lu bir kuzenim var ama bu sadece onun ne yaptığı hakkında hiçbir fikrin yok demektir. | Open Subtitles | -حسناً إنني حتى لم أبدي اي اساءة إليك . لانه لدي قريب هناك في توكسون ولكن هذا يعني انه ليس لديك ادنى فكرة بما هو عامل هناك |
Oklahoma'da çiftlik sahibi bir kuzenim var. | Open Subtitles | "لدي قريب في "أوكلاهوما لديه مزرعة |
Benim de kör bir kuzenim var. | Open Subtitles | انا لدي قريب اعمى |
Benim de güveç tadan bir kuzenim var. | Open Subtitles | لدي قريب يتذوق اليخنات. |
Caroline, öyle bir adam arıyorsan suyu çok seven bir kuzenim var. Bacaklarını hareket ettirebildiği tek yer su. | Open Subtitles | يا (كـارولين)، إن كنتٍ تبحثين لهذا النّوع من الرّجل، لدي قريب يحبّ الماء. |
Hayır, ama buralarda yaşayan bir kuzenim var. | Open Subtitles | لا ، لا لدي قريب . يعيشُ هُنا |
Orada çalışan bir kuzenim var. | Open Subtitles | لدي قريب ذهب إلى هناك |
Kuzey Kaliforniya'da yaşayan bir kuzenim var. | Open Subtitles | لدي قريب يعيش في شمال "كاليفورنيا". |
Aslında... hayır kurumuna verecektim, ama ihtiyacı olan bir akrabam var. | Open Subtitles | كنت... كنت سأرسلها للجمعية الخيرية لكن لدي قريب محتاج. |
Burada çalışan bir yeğenim var. | Open Subtitles | لدي قريب يشتغل في المستشفيات. |
Oraya giden bir kuzenim vardı çok nemli olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | لدي قريب قد ذهب الى هناك, ان الرطوبة هناك على ما اعتقد عالية للغاية لدي قريب قد ذهب الى هناك, ان الرطوبة هناك على ما اعتقد عالية للغاية |