Çok kolay. Sonrasında sahne korkusu hakkında bir şarkı yazmaya başladım. | TED | أمر سهل. لذا بدأت بكتابة أغنية عن المعاناة من رهاب المسرح. |
böylece deneylere başladım ve yapmaya çalıştığım şey üstün duygudaşlık makinesini inşa etmekti. | TED | لذا بدأت بالتجربة، وكان الشيئ الذي حاولت بناءه بمثابة آلة تكسب تفاعلاً كبيراً |
İş eğitimimden dolayı kredi borcuna gömüldüm, ...sonra da kendimi pazarlamaya başladım. | Open Subtitles | لقد غرقت في الديون بسبب كلية الأعمال لذا بدأت في تعريه نفسي |
Ben de Kollar Cehennemi olaylarından kar etmek mümkün mü diye araştırdım. | Open Subtitles | لذا بدأت أتساءل إن كان من الممكن الربح من أحداث ثورة الأذرع. |
Bu yüzden bir grup doktor bir araştırma yürüttük, dört bin beş yüz huzurevine gittik Newcastle'da, Newcastle bölgesinde yer alan. ve öğrendik ki sadece yüzde birinin kalpleri atmayı durdurduğunda ne yapacaklarına dair bir planı var. | TED | لذا بدأت مجموعة منا بعمل دراسات، ونظرنا إلى أربعة ونصف ألف سكان تمريض منزلي في نيوكاسل، في منطقة نيوكاسل، و اكتشفنا انه فقط واحد من المئة منهم لديه خطة عن ماذا يفعل عندما يتوقف قلبهم عن النبض. |
Bu verilerden sonra, yaşlanma konusunda daha iyi hissetmeye başladım ve bunlardan neden bu kadar az kişinin haberdar olduğu kafama takılmaya başladı. | TED | لذا بدأت أشعر بشكل أفضل بكثير عند التفكير بالتقدم بالسن، وبدأت أتوجس بسبب أن القليل من الناس يعرفون هذه الأشياء. |
Anneliğin psikolojisini daha fazla öğrenmek için yola koyuldum. | TED | لذا بدأت أتعلم المزيد عن سيكولوجية الأمومة. |
Merak etmeye başladım ya tüm o uydurduğum iyi şeyler hayal ürünüyse? | Open Subtitles | لذا بدأت في التسائل إذا كنت ربما أتخيل كل هذه الأشياء الجيدة. |
Ancak kötü bir diz bu işi bitirdi. Onun yerine kitap yazmaya başladım. | Open Subtitles | ولكن ألم في الركبة أنهي ذلك، لذا بدأت في الكتابة عوضا عن ذلك |
böylece barışla ilgili düşünmeye başladım, ve size söylediğim gibi, gerçekten de bu görüntülerden ve bunlara anlam vermeye çalışmaktan çok etkilenmiştim. | TED | لذا بدأت بالتفكير بالسلام وكنت وبكل وضوح كما سبق ان اخبرتكم شديد التأثر بكل هذه الصور واحاول ان اجعلها منطقية |
Geçmişte Afrika'da görülme sıklığını başka türlü nasıl belirleyebiliriz diye düşünmeye başladım | TED | لذا بدأت في البحث عن طريقة قد تمكننا من اكتشاف نسبة انتشار فيروس الإيدز في أفريقيا في الفترة السابقة |
Tam da bunu yapan insanları bulmaya başladım. | TED | لذا بدأت بالعثور على أشخاص كانوا يفعلون ذلك. |
Bu yüzde onları nasıl kaçırabileceğimi planlamaya başladım. | TED | لذا بدأت التخطيط لكيفية مساعدتهم على الهرب |
Cehalet üzerine bu dersi vermeye başladım ve oldukça ilginçti ve internet sitesine bakmanızı öneririm. | TED | لذا بدأت اقدم دروسا عن الجهل، وكان ذلك الأمر جد مثير للاهتمام وأود دعوتكم لزيارة موقعي الإلكتروني. |
böylece öğrencilerimle birlikte böyle bir cihaz yapmak için çalışmalara başladım ve size ilk sonuçlardan bazılarını göstermek istiyorum. | TED | لذا بدأت أنا وطلابي بصنع جهاز مماثل، وأريد أن أعرض لكم بعضًا من نتائجنا المبكرة. |
Ben de, bir savaş bölgesinde ve mülteci kampında çocuklarıma nasıl annelik yaparım diye düşündüm. | TED | لذا بدأت أتسائل، كيف كان سيبدو الأمر أن أربي أطفالي في منطقة حرب وفي مخيم لاجئين. |
Şirin espiri anlayışıma, çekiciliğime olumlu tepki göstermedi Ben de iş hakkında konuşmaya başladım. | Open Subtitles | إنها لم تتأثر بمزاحي و لم يؤثر فيها و شكلي الصبياني لذا بدأت اتحدث عن العمل. |
Bu yüzden, blog yazmaya karar verdim ve bu küçük hikayeler gibi şeyler yaratmaya başladım. | TED | لذا بدأت في كتابة المدونة وبدأت في تأليف أشياء مثل هذه القصص الصغيرة. |
Bu yüzden her şeyin resmini çektim, çektiğim resimleri ona tek tek göstererek hayatın nasıl bir şey olduğunu öğretmeye başladım. | TED | لذا بدأت بالتقاط صوراً لكل شئ، وتعليمه ما هي الحياة، صورة تلو الأخرى أريها إياه. |
Neticede o cesedi ortaya çıkartacaklardı böylece ipuçlarını düzenlemeye başladın. | Open Subtitles | أخيرا كانوا سيكتشفون ذلك الجسد ، لذا بدأت بعرض الأفكار |
Her şey yeni Cali of Duty oyunuyla başladı. | Open Subtitles | لذا , بدأت جميعها مع لعبة نداء الواجب القادمة |
Ben de işe koyuldum benden alınanları yeniden inşa etmeye karar verdim. | Open Subtitles | لذا بدأت بالعمل عازماً على إعادة بناء ما آخذ منا |
Hatırladığım tek şey merak uyandırıcı bir timsah eksikliğiydi, O yüzden Ben de onları çağırmaya başladım. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي أتذكره هو نقص لافت للنظر في التماسيح و لذا بدأت أستدعيهم |