İlginç bir şey yapabileceğimizi düşünüyoruz. | TED | لذا نعتقد أن هناك شئ مثير يمكننا فعله هنا |
Otel listesinde oda boş görünüyor, fahişemizin içeri girmek için hizmetçi kartı kullandığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | الفندق يقول أن الغرفة من المفترض أن تكون فارغة لذا نعتقد أن العاهرة أستخدمت مفتاح الخادمة للدخول |
Bir şeylerin alevlendiğini düşünüyoruz. | Open Subtitles | شجار، سيارة ضد الأخرى لذا نعتقد أن الأمور تفاقمت |
Başkan da kendi sözünü tutmalı diye düşünüyoruz. Başkan, minneti dışında hiçbir şeyin sözünü vermedi. | Open Subtitles | لذا نعتقد أن على الرئيس فعل ذلك بدوره الرئيس لم يعد المتحدثة بأيّ شكر أكثر من الإمتنان |
Evet, biliyoruz ki bu gençler, uzun çocukluk döneminde hayatta kalmaya yardımcı olan tadı tiksindirici olan kimyasallar üretiyorlar, dolayısıyla bu ışıkların önceleri uyarı olarak geliştirildiğini düşünüyoruz, herhangi bir avcıya "Zehirli! | TED | نعرف أن تلك اليراعات اليافعات تنتج مواد كيميائية سيئة المذاق التي تساعدها على مواصلة طفولتها الطويلة، لذا نعتقد أن تلك الأضواء تطورت بدايةً كتحذير، مثل إشارة نيون تقول "سام! |
Evet, biz de paranın Pelham'dan geldiğini düşünüyoruz. | Open Subtitles | أجل، لذا نعتقد أن هذا المال قد أتى من (بالهام) |