Bu nedenle Uganda’ya bile gittik ve çok basit bir deney yaptık. | TED | لذلك ذهبنا ، في الحقيقة ، إلى آوغندا و قمنا بنفس التجربة تصوروا، بدلا من الناس في كندا فقط |
Bundan dolayı Adalet Bakanlığı ile konuşmaya gittik ve kendilerine dedik ki "Bu kişilerin daha azının suçlarını tekrarlamalarına ne kadar değer biçersiniz?" | TED | لذلك ذهبنا لاجراء محادثات مع وزارة العدل، وقلنا لوزارة العدل، ما هو يستحق لك إذا أقل من هؤلاء الرجال إعادة الإساءة |
Biz de Washington'a gittik ve mevzuatın ilk parçası için lobi yaptık. | TED | و لذلك ذهبنا الى واشنطون , و قمنا بالضغط من اجل اول جزء من التشريع |
Anlaşılan, Amerikalılar'ın da pasaporta ihtiyacı oluyordu, Biz de, birkaç form doldurduğumuz ve resimlerimizin çekildiği... pasaport ofisine gittik. | Open Subtitles | إتضح بأنه حتى الأمريكان بحاجة لجوازات سفر لذلك ذهبنا لمكتب الجوازات حيث ملأنا بعض الاستمارت والتقطنا صوراً. |
Tamam yıl dönümümüzdü bu yüzden Carmichael's restoranına gittik ilk randevumuzda gittiğimiz yere. | Open Subtitles | حسناً لقد كانت ذكرانا السنوية لذلك ذهبنا الى مطعم كارمايكل |
Bir gece acil servisin girişine gittik bir elektrikli sandalye çalıp dışarı çıktık. | Open Subtitles | لذلك ذهبنا إلى غرفة الطوارىء وسرقنا كرسي متحرك وأخرجناه |
Bir arama emriyle birlikte oraya gittik Varmamızdan iki saat sonra 84 mezarın ilkini ve toplam 533 cesedi bulduk. | TED | لذلك ذهبنا هنا بمذكرة تفتيش , و بعد حوالي ساعتين من ذهابنا . وجدنا بداية 84 قبر , بمجموع 533 جثة . |
Biz de yalnız gittik. Elimi parçalayacak kadar sıkıyordu | Open Subtitles | لذلك ذهبنا وحدها, لقد تمسكت بيدي |
Biz de kasabın yanına gittik, fırıncıya gittik, şamdan yapan kimse yoktu, bir yumurta tezgahı ve biraz çikolata vardı, kahve vardı, meyve vardı ama gittik ve dedik ki "Hey, biz bilinçlendirme etkinliği yapıyoruz. | TED | لذلك ذهبنا للقصاب، وللخباز، لم يكن هناك صانع شموع، هناك بيض، والقليل من الشوكلاتة، القليل من القهوة والفاكهة، ولكن ذهبنا قائلين، "مرحبًا، نريد أن نعقد هذا الحدث التوعوي. |
(Alkışlar) Bu yüzden, bu fikirleri denemek için Los Angeles Watts bölgesine gittik. Okuldan atılmış 40 genç ile çalıştık | TED | (تصفيق) لذلك ذهبنا لاختبار هذه الأفكار في مجتمع واتس في لوس انجلوس مع 40 شاب تم طردهم من المدرسة |
Kutlamaya gittik. | Open Subtitles | لذلك ذهبنا جميعا للأحتفال |
Biz de Holden McNeil'e gittik. | Open Subtitles | لذلك ذهبنا لنرى هولدين ماكنيل |
Ronny'nin kamyonetinin durduğu yere gittik. | Open Subtitles | لذلك ذهبنا الى حيث شاحنة (روني) كانت متوقفة |
Evet. Partiye gittik ve eğlenmeye başladık. | Open Subtitles | لذلك ذهبنا للحفل وكنا نضحك |
Bunty'yi aramaya gittik. | Open Subtitles | لذلك ذهبنا للبحث عنها. |
Arkadaşımız birkaç gündür kayıp, Biz de kontrol ettik ve sizin cihazınız kafasında, travma geçirir bir hâlde bulduk. | Open Subtitles | أجل، صديقنا مفقود منذ بضعة أيام لذلك ذهبنا لزيارته، وكان في حالة غيبوبة، يرتدي سماعة الراس. |
Biz de Beyaz Saray'a gidip Başkanlığa ait dosya ve talimatlara ulaştık. | Open Subtitles | لذلك ذهبنا إلى البيت الأبيض وكنا قادرين على وضع أيدينا على العديد من ملفات الرئاسة وتوجيهاتها |