Ben de en az senin kadar kararlıyım O yüzden benimle gelsen iyi olur. | Open Subtitles | أنا غاضبة مثلك تماماً لذلك من الأفضل أن تأتى معى |
Bu, törenin birazdan başlayacağı O yüzden de, biran önce oturman gerektiği anlamına geliyor. | Open Subtitles | هذا يعني أن الحدث الرئيسي علي وشك البدأ لذلك من الأفضل الحصول على مقعدك حتى لا تفوت ذلك. |
Noel'e 159 gün kaldı, O yüzden hazır olsan iyi olur. | Open Subtitles | أتعلم انه يتبقى على ليلة عيد الميلاد 159 يوماً فقط؟ لذلك من الأفضل لك أن تستعد |
Bir saate kadar burada olurlar, bu yüzden bir şeyler atıştırsak iyi olur. | Open Subtitles | سيصوا إلى هنا خلال ساعة بأقصى تقدير لذلك من الأفضل أن نأكل شيئاً |
Bütün ömrünü, her yere serilişinde ayağa kalkarak geçireceksin buna bir an önce alışsan iyi olur. | Open Subtitles | أنت قاصد لقضاء بقية حياتك والنهوض مرة أخرى من صرعك، لذلك من الأفضل لك ان تبدأ لتتعود على ذلك |
Buradan biraz uzakta, O yüzden hemen yola çıksam iyi olacak. | Open Subtitles | إنه جزء للخروج من هنا لذلك من الأفضل أن أَبْدأَ |
Leon, boğazına takılırsa çıkaramam, O yüzden çiğnesen iyi olur. | Open Subtitles | ليون , لا أريد أن أنقذك بحركة هايمليك لذلك من الأفضل أن تمضغ طعامك |
Hiçbir yere gittiğim yok, O yüzden şimdi anlatabilirsin. | Open Subtitles | أنا لن أذهب لأي مكان لذلك من الأفضل أن نناقش الأمر الآن |
O yüzden konuşmaya başlasan iyi olur, yoksa hemen duruşmanı başlatırım! | Open Subtitles | لذلك من الأفضل أن تبدأ بالكلام أو سنقوم بمحاكمتك الآن |
O yüzden kanlı bir şey olsun. | Open Subtitles | لذلك من الأفضل أن يكون هناك دم يخرج من شيء ما |
O yüzden hayvanlarını içeride tutsan iyi olur çünkü en sevdiği yemek kediymiş. | Open Subtitles | لذلك من الأفضل ان تبقي حيواناتك في الداخل... لأنني سمعت... أنطعامهالمفضلهوالقطط. |
Ne kast ettiğini çok iyi anladım. Yapacak çok işim var, O yüzden gitsem iyi olur. | Open Subtitles | -لدى الكثير لأفعله الآن, لذلك من الأفضل أن أتحرك |
Dediğimi yapsan iyi olur. | Open Subtitles | لا شيء و لذلك من الأفضل أيها الحاصد ان تفعل ما آمرك به |
Dinle, kendimi yalnız hissediyorum benimle konuşmayı öğrensen iyi olur. | Open Subtitles | انظر، الوحدة تعم المكان، لذلك من الأفضل أن تتعلم كيف تتحدث معي |
Kalmayayım bitirmem gereken birkaç kitap var bu yüzden eve gitsem iyi olur. | Open Subtitles | لا ، هناك بعض الكتب التي يجب أن أقرأها لذلك من الأفضل أن أذهب إلي المنزل |
Yani bunu berbat etmesen iyi olur gik, yoksa ben... | Open Subtitles | لذلك من الأفضل أن لا تفسد الأمر يا مغفل والا... |
Bu traktör yavrusunu buradan tarlaya götürsen iyi olur. | Open Subtitles | هذا موقفي لذلك من الأفضل أن تعيد هذا الجرار الى الحقل. |