"لرسم" - Translation from Arabic to Turkish

• çizmek
• resim
• resmetmek
• taslakları
• hackleyerek
• çizdiğin için
• haritalama

Bugün size dünyanın dört bir yanındaki bilimciler tarafından insan zihninin sinirsel portresini çizmek amacıyla yürütülen bir projeden bahsedeceğim.
أرغب اليوم في أن أخبركم عن مشروع يشارك فيه العديد من العلماء من مختلف أنحاء العالم لرسم صورة عصبية للعقل البشريّ.

Tabi ki hayır. Bunu çizmek için akademik bir çalışmanın asıl verilerini kullandım.
الآن، جدياً، لقد استخدمت بيانات حقيقية من دراسة أكاديمية لرسم هذا.

Tek yapmamız gereken kordinatları belirleyip, nirengi kullanarak New York'a gidiş yolu haritamızı çizmek.
الأمر بسيط، كلّ ما نحتاج إليه هو تحديد أحداثياتنا ومن ثم استعمال المثلثات لرسم الطريق المتجه إلى نيويورك

Sadece klavye karakterleri kullanarak bir resim oluşturabileceğiniz anlamına geliyor.
إنه فن تستخدم فيه حروف لوحة المفاتيح لرسم صورة حروف,أرقام,رموز

Volker Zukunft bu freskleri resmetmek için buraya geldiğinde...
وبعد ذلك , عندما اتي فولكر زوكنفت هنا لرسم اللوحه الجداريه

11 yaşındayken FBI yatak odamın duvarına istediğim taslakları NASA'dan ele geçirdiğim için beni tutukladı.
عندما كنتُ في الـ11 من عُمري، قبضت عليّ المباحث الفيدراليّة لإختراق وكالة (ناسا) لرسم مُخططاتهم على جدار غرفة نومي.

Einstein'ınki 160'tı. 11 yaşındayken NASA'yı hackleyerek, odamın duvarına asmak istediğim planları aldığım için FBI tarafından tutuklandım.
أمّا (آينشتاين) فمُعدّله كان 160. عندما كنتُ في الـ11 من عُمري، قبضت عليّ المباحث الفيدراليّة لإختراق وكالة (ناسا) لرسم مُخططاتهم على جدار غرفة نومي.

Peynirli tostumun üstüne gülen yüz çizdiğin için sağol.
شكرا لرسم وجه ضاحك على شطيرة الجبنة المشوية

Kolun üst tarafına ayrıntılar çizmek zaman alır.
يستغرق الأمر وقتاً لرسم أكمام بهذا التفصيل

Geçmeyeceğiniz çizgileri çizmek size kalmış.
سيبقى الأمر لكِ لرسم الخطِ الّذي لن تتعديه

Yani size bırakımak istediğim asıl nokta- iyimser not makine çağının yalın gerçekleri daha netleşiyor ve meydana getirmekte olduğumuz zor ve bol ekonomiye güzel bir gidişat çizmek için onları kullanmamız konusunda tam inanca sahibim.
إذن أترككم مع ملاحظة متفائلة هو أنّ حقائق العصر الجديد للآلة أصبحت واضحة، ولديّ كل الثقة بأننا سوف نستعملها لرسم مسار جيد في التحدي، الاقتصاد الوفيرة التي نحن بصدد إنشاءه.

Psikolojik anlamda, fantezilerimizi olduğumuz insandan daha çok olmak istediğimiz insana bağlayarak bir ölçüde kendimizin daha iyi bir resmini çizmek için yalan söyleriz.
على المستوى الفيزيولوجي، نحن نكذب جزئيا لرسم صورة أفضل عن أنفسنا، نربط أحلامنا بالشخص الذي نتمنى أن نكون على أن نربطها بالشخص الذي نحن عليه.

bunu çizmek için oturdum gördüğüm an bir titreme geldi ve fark ettim ki bir görsel yapmayı reddederek kayıp, yokluk ve yas tutmayı anlatan bir görsel seçmenin yolunu bulmuştuk.
وجلست لرسم لذلك، وبمجرد أن رأيته، ارتعشت عظامي من الخوف و تبيّن لي كيف أن في هذا الرفض لصنع صورة، وجدنا طريقًا لإظهار فقدنا وحدادنا والغياب الذي نشعر به.

Ve siz hepiniz geleceğimin rotasını çizmek ve koşumlayarak... 135 00:10:11,700 -- 00:10:16,500 ...benim için en iyisi olduğunu düşündüğünüz şeyi yaptırmak üzere beni sürüklemeye çalışıyorsunuz.
و جميعكم تحاولون المستحيل ... لرسم مستقبلى

Adamı aklımdan çizmek zorunda kaldım.
إضطررت لرسم ذلك الرجل من الذاكرة.

Bundan 2 bin yıl önce Çin'de, Mo Tze adında bir filozofun ışığın, kilitli bir hazine odasında bir resim çizebileceğini anlattığı söylenir.
في الصين قبل أكثر من 2000 سنة فيلسوف صيني يُسمى مو تسي قيل بأنه لاحظَ أن الضوء يُمكن أن يُستخدم لرسم صورة

Biliyorum. Sıkıntılı insanları resmetmek için geldim.
أعلم، أنا فقط أحب أن آتي إلى هنا لرسم من هم في أزمات.

Einstein 160 IQ'ya sahipti. 11 yaşındayken FBI yatak odamın duvarına istediğim taslakları NASA'dan ele geçirdiğim için beni tutukladı.
أمّا (آينشتاين) فمُعدّله كان 160. عندما كنتُ في الـ11 من عُمري، قبضت عليّ المباحث الفيدراليّة لإختراق وكالة (ناسا) لرسم مُخططاتهم على جدار غرفة نومي.

Harita çizdiğin için teşekkür ederim.
شكراً لرسم الخريطة.

Kısa bir süre önce, Güney Afrika'daki Kruger Ulusal Parkı'nda havadan haritalama çalışmasının başında bulundum.
ولكنني قدت مؤخرا حملة جوية لرسم الخرائط في حديقة كروجو الوطنية في جنوب افريقيا.