Bir dakika, bir dakika burada olman, evliliğimize iyi gelmiyor. | Open Subtitles | هاي, انظر انظر ان تكون هنا ليس امر جيدا لزواجنا |
Neden evliliğimize ne olduğunu sana anlatmasını istemiyorsun? | Open Subtitles | لمَ لا تطلبين منه أن يخبركِ بما حدث لزواجنا |
Bu alaycı tarzın evliliğimizin tuzu biberi tatlım. | Open Subtitles | أترين، ذلك النوع من التهكم الذي يعطي طعماً حقيقياً لزواجنا |
İleride bunu evliliğimizin yeniden başladığı gün olarak göreceğiz. | Open Subtitles | و.. وأنا اظن اننا سننظر لهذا كبدايه جديده لزواجنا |
Hâlâ onunla yatarken burada bana düğünümüzü planlatmazdın! | Open Subtitles | لا يمكن أن تتركني أجلس وأخطط لزواجنا بينما لا تزال على علاقة بها |
Şu an üçüncü yıl dönümümüz için Hawaii'deyiz. | Open Subtitles | نحن الآن في هاواي بمناسبة الذكرى السنوية الثالثة لزواجنا |
Sadece çocuğu korkunç evliliğimize maruz bırakmak istemiyoruz. | Open Subtitles | ولكنا لانريد ان نعرض الطفل لزواجنا المدمر. |
Ancak karımın evliliğimize aileme ve bana olan sadakati... | Open Subtitles | لكن التفاني التي أظهرته.. لزواجنا ولعائلتنا ولي.. |
Üst kattaki evimizi, biraz fazladan nakit kazanmak biraz da evliliğimize fazladan heyecan katmak için kiraya veriyoruz. | Open Subtitles | قمنا بتأجير الطابق العلوي لكسب بعض الأموال الإضافية وإضفاء بعض الحياة لزواجنا. |
Biliyorsun, babam evliliğimize çok karşı. | Open Subtitles | كما تعلمين أن أبي معارض تماما لزواجنا |
evliliğimize olanlar yüzünden, ben de suçluyum. | Open Subtitles | أنا جزئياً مُلام لما حدث لزواجنا |
evliliğimizin biçimsel amaçları dahilinde babası ve ben sadece üreme amacıyla cinsel ilişkiye girdik. | Open Subtitles | وبغض النظر عن شكلية الاتمام لزواجنا انا ووالده فقط نمارس الجنس لغرض الإنجاب. |
Sanki evliliğimizin haritası gibi ve ben bunu kaybetmek istemiyorum. | Open Subtitles | إنها كخريطة لزواجنا وأنا لا أريد أن أفقدها وإن كان هذا يبعدني عن الحصول على عمل؟ |
evliliğimizin ilk gününde geleneksel cinsiyet rollerine bürünmeyelim. | Open Subtitles | لن أرضخ للأدوار التقليدية للجنسين فى أول يوم لزواجنا |
Böylece, evliliğimizin ilk yılı yüzde 11, ikinci yılı yüzde 12 ve üçüncü yılda yüzde 13'e vardık, ve böylece devam etti. | TED | لذا، ففي أول سنة لزواجنا أصبحت 11 في المائة، السنة الثانية أصبحت 12 في المائة، والسنة الثالثة أصبحت 13 في المائة، وهكذا وهكذا. لماذا نفعل ذلك؟ |
düğünümüzü 2 yıldır planlıyoruz çünkü ne benim ne onun buna hazır olduğundan emin değilim. | Open Subtitles | وكنّا نخطط لزواجنا منذ سنتين لأنني لست متأكداً حقاً أن احداً منا مستعد للإلتزام |
Ve Bobby, çiçekler çok sıradan, ...ama 10. yıl dönümümüz için aldığın paketlerce sakızdan sonra bu senin için büyük ilerleme. | Open Subtitles | لكنّها خطوةٌ هائلة بعد حوض العلكة الذي أهديته لي في الذكرى العاشرة لزواجنا. بإمكانكَ الجلوس. |
Bence asýl þu anda ayrý kalmamýz evliliðimiz için iyi olmaz. | Open Subtitles | إنها فكرة سيئة حسناً، أظن أنها فكرة سيئة لزواجنا بأن نكون متفرقين الأن |
İkimizin de evliliğimizde sadakatsiz olduğumuz bir zaman vardı. | Open Subtitles | كان هناك وقت عندما كان كلانا غير اوفياء لزواجنا |
He, o mu, Gümüş Düğünümüz için prova yapıyoruz. | Open Subtitles | آه هذا أنها بروفات اليوبيل الفضى لزواجنا |
Sadece evliliğimiz için sorun değil, saltanatımız için de bir sorun. | Open Subtitles | ليس فقط لزواجنا ولكن ايضا لحكمنا |
Karımla 10. evlilik yıldönümümüz. Dışarı çıkalım dedik. | Open Subtitles | انا وزوجتي نحتفل بالذكرى العاشرة لزواجنا ظننت ان بامكاننا الخروج سويا |
Bu sene yıldönümümüzü unuttum da. | Open Subtitles | لقد نسيت الذكرى السنوية لزواجنا هذا العام. |