"لزواجي" - Translation from Arabic to Turkish

• düğünüme
• evliliğimin
• evlenme
• evliliğim
• evlenmeme
• evlenmemin

Bunu söylediğim için üzgünüm, Anne, artık düğünüme davetli değilsin.
أأسف لأقول يا أمي أنتِ لم تعودي مدعوّة لزواجي

O da hiç değilse düğünüme gelmesin.
أقل ما يمكن أن تفعله ألا تأتي لزواجي

Bu bana ikinci evliliğimin birinci yarısını, ve üçünü evliliğimin de ikinci yarısını hatırlatıyor.
هذا يُذكّرني بالجزء الأوّل لزواجي الثّاني، والحزء الثّاني من زواجي الثّالث.

evliliğimin bir sebebi vardı, kardeşim.
هناك سبب لزواجي يا أخي

Akşam yemeğinde, mezuniyetten günler önce evlenme teklifi etmek için dizlerinin üstüne çöküp...
في العشاء أيام قبل التخرج نزل على ركبيته لكي يتقدم لزواجي

Ve düşünüyorum da onlar evliliğim için yaşam boyu süren terapinin yapabileceğinden çok daha şey yaptılar.
وأُفكر انهم فعلوا الكثير لزواجي اكثر مما يفعله العلاج الدائم

Adam seninle evlenmeme asla müsaade etmedi.
الرجل لم يمنحني رضاه لزواجي بكِ قط.

Birkaç dakika önce evlenmemin tek nedeninin yasalar olduğunu fark ettim ve bu yeterli değil.
-منذ لحظات قليلة .. أدركت أن السبب الوحيد لزواجي هو تطبيق القانون ، ولا يبدو ذلك سببا كافيا

Sanırım, kendi düğünüme bile gitmeye iznim yok.
هو كما لو أن شخصٌ ما قد دفعني لزواجي

Babam sahte düğünüme bile gelemedi.
أبي لا يمكن أن تأتي حتى لزواجي وهمية.

düğünüme bu elbiseler geldiğiniz için teşekkürler.
ياله من لطفٍ منكِ أن تتأنقي لزواجي.

- düğünüme gelmemiştin.
لم تأتِ لزواجي

evliliğimin en önemli sembolünü kaybettim.
وذلك لفقدي اهم رمز لزواجي

Dur biraz, bir günlük evliliğimin çöküşü nasıl ikinizi ilgilendiriyor?
{\pos(220,235)} مهلا، مهلا، مهلا، كيف لزواجي المُتداعي بعمر يوم واحد أن يصبح شأنكما أنتما

Muhtemelen evliliğimin.
محتمل لزواجي ايضاً

Geoffrey dün gece evlenme teklif etti.
جيفري تقدم لزواجي اليلة الماضية

Sanki hepiniz bana evlenme teklif ediyorsunuz gibi
أحس بأنكم كلكم تتقدمون لزواجي

evlenme teklifi mi yapacaksın yoksa?
هل ستتقدمي لزواجي ؟

Benim rızam olmadan sen kimsin ki de.... ...evliliğim hakkında söz veriyorsun?
من أنت كي تعطي كلمتك لزواجي دون موافقتي؟

Ama bu atışı yaparsam evliliğim için hala bir ümit var.
ولكن إذا أنا يمكن أن تجعل هذه النار ... ... لا يزال هناك أمل لزواجي.

Ama sen benim annemsin. Bu yüzden Alex'le evlenmeme sevinçten uçmanı istiyorum.
ولكنكِ أمي أريدكِ أنت تكون في قمة البهجة لزواجي بـ (أليكس)

Seninle evlenmemin bir nedeni olduğunu biliyordum.
عرفت أنّ هناك سببا لزواجي بك.