"لست واحداً" - Translation from Arabic to Turkish

• biri değilsin
• biri değilim
• biri değilsiniz

Ben sadece birçok hile ile karşılaştığımı söylemek isterim, tabii ki sen onlardan biri değilsin, tabii ki,
لقد أردت إخبارك أني قابلت .العديدمن المحتالين. أنت لست واحداً منهم ، بالطبع

Biliyor musun, hayatım, sen onlardan biri değilsin.
.. ولكن خمّن ماذا أيها الغالي أنت لست واحداً منهم

Haberlerde gördüğümüz, sinema salonlarının dışında kamp kuran... - ...delilerden biri değilsin, değil mi?
انت لست واحداً من هؤلاء الشباب المجنونين في الأخبار الذين يخيّمون خارج دور السينما؟

Belki bu politik saçmalıklarınıza inanan birileri vardır ama ben onlardan biri değilim.
قد يكون لديك بينهم من يصدق هذا الهراء السياسي، ولكنني لست واحداً منهم

Bana kur yapmayın. Ben sizin çiftlikteki sevgililerinizden biri değilim.
لا تبدأي في تملقي لست واحداً من معجبيكِ المزارعين

Ben onlardan biri değilim.
حسناً، دعيه يعرف. لست واحداً منهم، يا ماريا

Nişanlısıyla yattığınıza göre siz onlardan biri değilsiniz sanırım.
بما أنّك كنت تُعاشر خطيبته حميمياً، أخمّن أنّك لست واحداً منهم.

İnsan gibi yetiştirilmiş olsan da onlardan biri değilsin.
حتى لو تمّت تربيتك كبشري لست واحداً منهم

Ama sen onlardan biri değilsin. Onlardan mısın?
لكنك لست واحداً من هؤلاء الرجال اليس كذلك؟

Mandinka dili konuşuyorsun ama bizden biri değilsin.
أنت تتكلم الماندينكا، ولكنك لست واحداً منا

Burada iki sentetik var. Sen onlardan biri değilsin.
يوجد آليان هنا وأنت لست واحداً منهم

Sen bizden biri değilsin!
أنت لست واحداً منّا

Ve sen onlardan biri değilsin.
وأنت لست واحداً منهم

Ama bizden biri değilsin.
أعلم لكنّك لست واحداً منَّا

Yaşlanmaktan endişelenmiyorum. O karakterde biri değilim. Ama saçım seyreliyor.
وأنا لا يقلقني التقدم في السن أنا لست واحداً من هؤلاء الشخصيات

Saçımızın aynı olduğunu biliyorum ama ben sizden biri değilim.
أعلم أنني حلقت شعر رأسي لكنني لست واحداً منكم

Öğrencilerinden biri değilim, Glee kulübünde değilim.
أنا لست واحداً من ثلامذتك. أنا لست في نادي الغناء.

Çünkü ben kıçına kaşık sokulmuşlardan biri değilim
لأنني لست واحداً منهم مع ملعقة محشورة في مؤخرة المدلل

Şimdi kesinkes söyleyebilirim ki onlardan biri değilim.
يمكنني الآن القول بأنني لست واحداً منهم نهائياً.

Galiba onlardan biri değilsiniz?
لكنني أحس أنك لست واحداً منهم.