"لسويسرا" - Translation from Arabic to Turkish

• İsviçre'ye
• İsvicre'ye

Ama bu kisi Amerikan olursa bu kadar parayi isviçre'ye transfer edemez.
و لكن مخبأ أموال أمريكي لن يصل لسويسرا مع كل هذا المال

Savcı, İsviçre'ye bir istek mektubu yolladı ama biraz vakit alacak.
ومن هنا جائت تهمة غسيل الأموال قام النائب العام بكتابة عريضة لسويسرا

Ve gerçekten ilginç olan, İsviçre'de şirketlere gittiğimde 'Bu sadece İsviçre'ye özgü bir sorun.'
المثير حقًّا هو عندما أذهب إلى شركات في سويسرا، يقولون لي، "هذه مشكلة فريدة لسويسرا."

Evet bebegim, isviçre'ye gidebilelim diye Monaco'ya gidiyoruz, oldu mu?
سنذهب لموناكوا و ثم سنذهب لسويسرا

Ama bu kisi Amerikan olursa bu kadar parayi İsvicre'ye transfer edemez.
و لكن مخبأ أموال أمريكي لن يصل لسويسرا مع كل هذا المال

Yarın sabah İsviçre'ye Uçuyoruz.
سنغادر لسويسرا على طائرة صباح الغد

Çocuğu İsviçre'ye geri götüremeyiz.
لا يمكننا إعادة الطفلة لسويسرا

- İsviçre'ye olan şu şaşırtıcı ziyaretinizin sebebi belli oldu.
-أفترض أن هذا يجعل تلك الرحلة المذهلة لسويسرا منطقية.

Bazı sıcak çikolata için İsviçre'ye gidiyor ı'm.
سأذهب لسويسرا لشراء الشوكولاته

İsviçre'ye taşınıp yeni bir hayata başlamayacaktı.
كأن تنتقل لسويسرا وتبدأ حياة آخرى

Bu bokla İsviçre'ye falan gidersin diye düşündüm
تذهب لسويسرا أو شيئٍ من الهراء

İsviçre'ye kadar gitmek zorunda değilsiniz.
لا يجب عليكي ان تذهبي كل الطريق لسويسرا

- Sırf ölmek için İsviçre'ye gitmek.
أعني، أذهب لسويسرا لأموت وحسب؟

Hizli, hemen isviçre'ye gelmem gerekiyor?
يمكنني أن أذهب لسويسرا الآن

İsviçre'ye hiç gelmemiş.
وهو لم يأت أبدا لسويسرا

İsviçre'ye Sheldon'ı götürürdüm.
سأصطحب شيلدون معي لسويسرا

Seninle beraber İsviçre'ye gidip ağabeyin Joshua--
يمكني أن آتي معك لسويسرا

İsviçre'ye neden gittiklerini biliyordum.
عرفت سبب ذهابهما لسويسرا

Evet bebegim, İsvicre'ye gidebilelim diye Monaco'ya gidiyoruz, oldu mu?
سنذهب لموناكوا و ثم سنذهب لسويسرا

Hizli, hemen İsvicre'ye gelmem gerekiyor?
يمكنني أن أذهب لسويسرا الآن