"لطائر" - Translation from Arabic to Turkish

• kuş
• kuşu
• kuşun
• kuşuna
• sülün

Yani bir kuş resmi gerçekten o hayvanı temsil ediyordu.
لذلك صورة لطائر من شأنها حقا أن تمثل هذا الحيوان.

Eğer uçamıyorsa bir kuş için hayat ne kadar güzel olabilir? Anlıyor musun?
ما فائدة الحياة لطائر لا يستطيع الطيران يمكنك إدراك ذلك

Bu yük fazla gelecek, bir kuş daha lazım.
بوجود هذا الوزن الزائد فسنحتاج لطائر آخر

Bugün bir kuşu öldürdüm ve babamın kıçına dokunmaya zorlandım.
اليوم ، إرتكبت جريمة قتل لطائر و أُجبرت على لمس مؤخرة والدي

İlk anımda, bir sinek kuşu biberonumdaki elma suyunu içmek için bebek arabama dalmıştı.
فأولى ذكرياتي هي لطائر ٍ طنان ينقض كالسهم إلى العربة التي كنتُ فيها وأنا طفل ليشرب عصير التفاح الذي كان في كوبي

Evet, tuhaf bir adam vardı, bir keresinde ölü bir kuşun fotoğrafını çekiyordu.
نعم,كان هناك رجل غريب وذات مرة كان يلتقط صور لطائر ميت

Bir kuşun olabilir. Bir geyiğin olabilir.
يمكن أن يكون لطائر ويمكن أن يكون لغزال

Yapman gereken, o sinek kuşuna arkanı dönmek ve diğer kedi işlerine bakmak.
ما عليك فعله فقط اعطي ظهرك لطائر الطنان وقم ببعض خركات القط تعرف ؟

Göçebe olmayan küçük bir kuş için, bu büyük bir yolculuk.
بالنسبة لطائر صغير غير مهاجر هذه رحلة شاقة

Güney Amerika'da kanadını çırpan bir kuş, New York'ta bir fırtınaya sebep olabiliyor.
كيف يمكن لطائر يخفق بجناحيه في أمريكا الجنوبية أن يحدث عاصفة كبيرة في نيويورك

Büyük siyah bir kuş işaretine ne dersin?
ماذا عن علامة لطائر أسود كبير؟

Uçamayan bir kuş için bir volkanın tepesine çıkmak, meşakkatli bir tırmanış demektir, ...özellikle de yolunda çamurlu, volkanik küllerle kaplı bir buzul varsa.
بالنسبة لطائر لا يطير، الوصول لقمّة بركان يعني تسلقا صعباً خاصّة عندما تعترضك الأنهار الجليدية، المغطاة بطين من الرّماد البركاني.

Bu durum kuş için de bir utanç.
مِن العار أن يُفعَل ذلك لطائر.

Bir kuş cennete ne kadar katlanabilir ki?
كم جنه يمكن لطائر أن يأخذها؟

Erkek arkadaşının kuşu için üzüldüm, June.
"يؤسفني ما حدث لطائر صديقك الحميم يا "جون

Bizler birbirimizle ilgileniriz. Andy, eğer Bobby'yi doktora götürürsen, ...senin dilini kopartır ve gidip onunla bir kuşu beslerim!
(آندي)، إن اصطحبتَ (بوبي) إلى الطبيب فسأنزع حنجرتكَ و أطعمها لطائر

İşte bu yüzden, miras kalmış bir koreografiyle bedenleri yükselen ve alçalan nefes kesici bir şekilde gökyüzüyle kaynaşan, yoğun bir anda, gökyüzüne karşı kanat çırpan koca bir kuşun belirgin şeklini oluşturan bu sığırcıkları işaret etmek dışında bir şey yapamazsın.
وهذه طريقة الكون لا يمكنك فعل شيء سوى الإشارة إلى قطيع الزرزور التي ترتفع وتنخفض كرقصة توارثتها أجسادهم في حشد مكتسحة السماء كالستار وكل ذلك في لحظة مبهرة تشكلت بصورة واضحة لطائر عملاق يحلق ويرفرف في السماء

Bir kuşun diğerine yaptığı gibi.
كنداء من طائر لطائر آخر

Cennet kuşuna yol açın!
افسح الطريق لطائر الجنة.

Çekimde bir sülün avı olacak.
سيكون هناك صيد لطائر الذيال فى فيلمى