Affedersin, çocuğumun müstakbel annesiyle konuşmalıyım. | Open Subtitles | إسمح لي. ولا بد لي من التحدث لطفلي ماما ليكون. |
Ama çocuğumun seçim hakkının elinden alındığı bir dünyada büyümesini istemiyorum. | Open Subtitles | لكني لا اريد لطفلي أن يكبر للعالم ولا يعطيه الخيار |
Bizim hatamız bu Çocuğuma ne demeliyim büyüdüğünde ha? | Open Subtitles | ذلك ذنبنا ماذا من المفترض ان اقول لطفلي عندما اكون خلف القضبان؟ |
Sadece Çocuğuma babasının kim olduğunu söyleyebilmek istiyorum... | Open Subtitles | إنه فقط أنني أريد أن أكون قادرة على أن أقول لطفلي أنني أعرف من هو والده |
Çocuğum için neyin iyi neyin kötü olduğuna ben karar vermeliyim. | Open Subtitles | أظن أنه أنا من عليّ أن أقرر ما هو أفضل لطفلي |
Bebeğime masal okuyorum tıpkı senin bana okuduğun gibi. | Open Subtitles | أقرأ القصص الخياليّة لطفلي كما كنتِ تقرأين لي |
Stresliyim ve sefalet içinde yaşıyorum diye Bebeğimin ekstra bir kolu istemem. | Open Subtitles | لا أريد أن تنمو ذراع إضافية لطفلي فقط لأني أعيش في بؤس ولأني مجهدة جداً |
Tüm yaşadıklarımızdan sonra Oğluma hala gerçek bir aileye sahip olduğunu göstermeye çabaladığımı hala göremiyor musun? | Open Subtitles | هل خطر ببالك قط إنني بحاجة لأن أعرض لطفلي بأننا لا زلنا عائلة بعد كل ما مررنا به ؟ |
Bu çocuğumun örnek almasını istediğim bir hayat değil. | Open Subtitles | هذا ليس نوع الحياه الذي اردته نموذجا لطفلي |
Sanırım çocuğumun sadece sevildiğini, takdir edildiğini hissetmesini istiyorum. | Open Subtitles | اعتقد انني فقط اريد لطفلي ان يشعر بانه محبوب ومقدر |
Eğer iyilik ve iyimserlik bir şekilde genetikse çocuğumun da sahip olmasını istiyorum. | Open Subtitles | اذا كان الطيبة والتفاؤل بطريقة ما وراثية هذا مأريده لطفلي |
Çocuğuma bir şey olursa, elimden kurtulamazsın! | Open Subtitles | إذا حدث أيّ شيءٍ لطفلي لن أرحم أياً منكم |
Çocuğuma bir şey bırakmak istiyorum babamın bana bıraktığı gibi, ve şu anda bunu, seni hayal kırıklığına uğratmadan yapamam. | Open Subtitles | أريد أن أترك شيئاً لطفلي كما ترك أبي شيئاً لي وحالياً لا أرى أن بوسعي ذلك دون أن أخذلك |
Çocuğuma vermek istediğim tek şey gerçekler. | Open Subtitles | الشيء الوحيد أريد أن أعطيه لطفلي هو الحقيقة |
Bunu düşündüm ve Çocuğum için baba olmak istiyorum. | Open Subtitles | لقد فكرت بالموضوع و اريد ان اكون اب لطفلي |
Eğer CIA ve de FBI onu bulamıyorsa, Çocuğum için bu dünyayı ben güvenli yapacağım, şimdi yeni bir plan zamanı. | Open Subtitles | وانا سوف اجعل العالم امنا لطفلي فقد حان الوقت لخطة جديدة |
Gelecek ay Çocuğum bir yaşına basacak. | Open Subtitles | إنَّ عيد الميلاد الأول لطفلي سيكون في الشهر القادم |
Memleketimde Bebeğime bir yaşam sunma şansım olsaydı, buraya gelmezdim. | Open Subtitles | لو كان يمكنني ان صنع حياة جيده لطفلي هناك لم اكن سآتي الى هنا |
Şimdi şu kapıyı aç ve Bebeğime yeni bir ev verelim. | Open Subtitles | الان افتحي هذا الباب لنجد لطفلي منزلا |
Bebeğimin iyiliği için olmayan, şey evimi uzaydan gelen katil bir uzaylı ile paylaşmak | Open Subtitles | ماهو غير جيد لطفلي هو مشاركة منزلي مع فضائي قاتل من الفضاء الخارجي |
Bebeğimin babasız büyümesini istemiyorum, bu konuda fikrimi değiştirmeyeceğim. | Open Subtitles | أريد لطفلي أن يكون له أب وأنا لن أغير رأيي حول ذلك. |
Bu yatı geri çevirsek, Oğluma bir taksi çağırsak nasıI olur? | Open Subtitles | -ما رأيك أن نعيد هذا القارب نطلب تاكسي لطفلي |
Bebeğim için olduğunu düşündüğüm gibi. | Open Subtitles | مثل أَحْبُّ الإعتِقاد عِنْدَهُ الخططُ لطفلي الرضيعِ. |
Ben çocuğumu bir oyunculuk ajansına yazdırmak istiyordum. | Open Subtitles | كنت أريد لطفلي أن يتعلم الإنجليزية |
Eve gitmek istemiyorum. Bebeğimi sizin o tımarhane gibi olan evinizde büyütmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريد الذهاب الى منزلكم لا اريد لطفلي ان يكبر في منزلكم المشوش |