İdeal olanı dışarıdan birisi. Ama oyunu bilen biri olmalı. | Open Subtitles | غريب مثاليا، لكن شخص ما الذي يعرف كيفية لعب اللعبة. |
Kısacası, bu oyunu oynama süreci, bu dev içerik veritabanını oluşturma süreci aslında. | TED | طريقة لعب اللعبة هو عملية بناء قاعدة بيانات ضخمة من المحتويات. |
Bunu nasıl yapacağınızı anlamanın bir yolu, oyunu MoldeVort gibi oynamaktır: her zaman kaçmaya çalışmak. | TED | وأحد الطرق لتكتشف كيف يمكنك ذلك هو لعب اللعبة كما سيلعبها مولديفورت: حاول دائماً الهروب. |
Güzel, çünkü ikimizde bu oyunu oynayabiliriz. | Open Subtitles | هذا رائع , لأن اثنتين يستطيعوا لعب اللعبة |
Fakat ellerine henüz, hayal kırıklıklarıyla mahvolma... ..ve oyunu nasıl oynayacaklarıyla ilgili acı gerçekleri öğrenme fırsatı geçmedi. | Open Subtitles | لكن انهم مازالوا لم يمتلكوا فرصة سيئة ليسقطوا بواسطة خيبات الامل والواقع القاسي للتعلم كيفية لعب اللعبة |
Konuştuğun için oyunu oynayamıyorum. Hadi bunu konuşalım. Gel. | Open Subtitles | إذا تابعت الحديث ليس بإمكاني لعب اللعبة هيا. |
Görünüşe göre oyunu oynamaktan daha çok nefret ettiğim şey dışında bırakılmak. | Open Subtitles | يبدو أن شيئا واحدا لا يروق لك أكثر من لعب اللعبة. تم استبعاده منك. |
Buradan IBM'in kuantum bilgisayarına bağlanıyorum, yani oyunu uzaktan oynayabilirim ve siz de bunu yapabilirsiniz. | TED | لذلك، يمكن أن نسجل الدخول إلى الحاسوب الشخصي للحاسوب الكمي من هنا، والذي يعني أنه يمكنني لعب اللعبة عن بعد، ويمكنكم كذلك أيضا. |
Sen oyunu oynamayı red ediyorsun. Düzenin bir parçası olmayı red ediyorsun. | Open Subtitles | ترفض لعب اللعبة تأبى الانتماء للركب |
Git de kitap falan oku, bu oyunu nasıl oynayacağını öğren. | Open Subtitles | اقرأ كتاب أو شيء تعلم كيفية لعب اللعبة |
Hayır, oyunu oynamak istiyorsan gerçeği aramamalısın. | Open Subtitles | لا يمكنك نبش الحقيقة... إن أردت لعب اللعبة |